Lacivert beyazlılar Euroleague’in en zorlu deplasmanlarından biri olan OAKA’da Panathinaikos karşısına çıktı. Yeşilleri evlerinde en son 2006’da yenebilmişti Efes ki o tarihten beri bir Türk takımı Atina’dan galibiyetle ayrılamadı. Euroleague arenasında toplamda 18 kez karşı karşıya geldi temsilcimiz Panathinaikos ile ve sadece 7 galibiyet alabildi. İstanbul içindeki deplasmanlar hariç sadece Maccabi deplasmanından galibiyet çıkarabilen Efes’in playoff şansını devam ettirebilmesi için artık deplasmanda da kazanması gerekiyor. Pana ise son 2 maçını kaybetmişti ve bu maça bir toparlanma, çıkış olarak bakıyordu.
OAKA’nın tam dolu olmaması ve gelen taraftarların maçın başında işin içine girmemiş olmasını pek değerlendiremedik. Yarı saha hücumlarında durağan oynamamız ve yaratıcılıkta sorun yaşamamızla birlikte yanlış şut tercihleri yaptık. Verimsiz ve düzensiz oynadığımız bu dakikalarda Panathinaikos bulduğu açık alan sayıları ile skor buldu ya da savunmamız yerleşmeden geçiş hücumları ile cezayı kestiler. Neyse ki onlar da yarı saha hücumlarında efektif başlayamadılar, Calathes dahil pozisyon yaratmakta zorlandılar akıcı hücumlar yapamadılar. Hücumda karşılıklı basit top kayıplarının eşliğinde kısır bir başlangıç izledik.
“Gentile’ye çözüm bulamadık”
Çeyreğin ikinci bölümü ile beraber Gentile oyuna ağırlığını koydu. Hem Cedi hem de Honeycutt’a karşı 3 numarada müthiş bir performans sergiledi. Onun bire birlerine ve dış şutlarına çözüm bulamadı Efes savunması. Dunston’ın faul problemine girmesini istemeyen koç Perasovic Omic hamlesini erken yapmak zorunda kaldı. Aslında Sloven uzun Singleton karşısında fizik avantajını kullanarak boyalı alanda etkili olmaya çalıştı ama azıcık sertlik ve atletizm görünce hemen geri adım attı, potadan uzaklaşmaya başladı, etkisi sıfıra indi. Dunston’ın oyunda olmadığı anlarda boyalı alanı koruyamadık. Potaya daha rahat giden Pana Gentile ile skoru buldu ve Calathes’in penetre pasları ile de ceza atıcılarını devreye soktular, farkı açtılar.
“Bu kez de Bourousis başımıza bela oldu”
İkinci periyota Heurtel ile başlayan Efes hücumdaki basit top kayıplarına, erken atışlara ve düzensizliğe devam etti. Bir ya da en fazla iki pas sonrası bire birlerle skora gitme çabası Pana’nın ekmeğine yağ sürdü. Koç Pascual ise Singleton-Bourousis ikilisini sahada tutarak Yunan uzunun alçak post etkinliğini çok iyi kullandı Dunston’a karşı, takım olarak onu potaya en yakın yerde topla buluşturacak organizasyonu iyi yaptılar.
“Thomas geri dönüş ateşini yaktı”
Fark 12’lere çıkmışken Anadolu Efes’te geri dönüş ateşini Thomas yaktı. Hücumda bulduğu boş atışları yüksek isabetle bitirdi ve savunmada Honeycutt ile beraber takıma enerji aşıladı. Paul ve Dunston’da onlara eşlik edince hem topa baskı arttı hem de boyalı alanı karartmaya başladık, farkı da tek hanelere indirdik. Calathes’in kenarda olduğu bölümleri böylece iyi değerlendirdik, James baskıya karşı takımını organize etmekte problem yaşadı.
“Hücumda durağan oynadık, üretemedik”
Savunmayı sertleştirdik evet ama hücumda Brown’ın gereksiz birebir zorlamaları ve guardlarımızın bir türlü pas trafiğini kuramamaları skor konusunda yine kısır bir döngüye girmemize neden oldu. Topla buluşamayan Paul de devreye giremedi. Topsuz katların olmadığı statik Efes hücumları Pana savunmalarına toslayıp hızlı hücumlara ya da üçlükle biten geçiş hücumlarına dönüştü, farkı yeniden çift hanelere çıkardılar.
“Kısalara baskı ile farkı erittik”
Son bölümde Calathes’in sahada olmasına rağmen Doğuş ve Granger’ın kısalara yaptığı etkili baskı Pana hücumlarının dengesini bozdu ve onları nihayet biraz düzen dışına çıkardık. Kötü oynadığımız ve hücumda hiç ritm bulamadığımız, 2/8 ile üçlük attığımız, sadece 4 asist yaptığımız maçta savunmada özellikle 2.çeyrekte ortaya koyduğumuz direnç sayesinde devreye sadece 6 fark geride girmeyi başardık.
“Cedi biraz hareketlendi”
İkinci yarıya Granger ile yine Calathes’e agresif bir baskı ile başladık. Ancak forvetlerden potaya giderek savunmamızı yaran Pana üst üste alınan hücum ribaundları ile ekstra şanslar elde etti. Singleton-Gabriel ikilisinin birlikte sahada olması atletizm anlamında Efes’i çok zorladı. Hücumda ise imdadımıza ilk yarının sessiz ismi Cedi yetişti, bireysel çabası ile ürettiği sayılar temsilcimizi skorda tuttu.
“Granger’ın Calathes’a baskısı kritikti”
Savunmayı bir tık sertleştirdiğimiz ve birebirde kolay yenilmediğimiz dakikalarda Pana hücumları hemen krize girmeye başladı. Özellikle Granger’ın Calathes karşısındaki savunması maçın anahtarlarından biri oldu, Yunan guardı devreye sokmadık. Onların yaptığı zorlama atışlara cezayı da Granger liderliğinde iki koşan forvet Honeycutt ve Cedi ile de açık alanda hanemize skor olarak yazdırmayı başardık.
“Dunston’ı istasyon olarak kullandık”
Heurtel’in de oyuna girmesiyle Dunston üzerinden oynanan ikili oyunlarda kısa devrilen Amerikalı uzunu pas istasyonu gibi kullanıp şutörlerimizi yeniden oyunun içine soktuk, Granger ve Thomas’dan gelen isabetli üçlüklerle de skorda dengeyi kurduk yeniden. James-Bourousis ikili oyunlarını fazla zorlayan Pana’ya karşı savunmada alanı daraltıp opsiyonlarını kısıtladık, hücumda üretemekte problem yaşadılar. Sahaya iyi yerleşip top çevirdiğimiz ve ekstra paslara gittiğimiz hücumlar sonrası Pana’nın açık alan hücumlarını da durdurmuş olduk, yarı saha basketbolunda düşük tempoda skor güçleri iyice düştü.
“Brown sahneye çıktı”
Son çeyrekte Panathinaikos James ve Bourousis ile skor üretirken hücumda Heurtel’e topu emanet eden Efes yine problem yaşadı maçın son anlarında. Maç boyu kötü bir performans sergileyen ve hiç ortalarda olmayan Brown sahneye çıktı, sazı eline aldı. Singleton’a karşı yaptığı penetrelerle skor üretmeye başladı ve özgüvenini geri kazandı, savunmaya da yansıdı bu enerjisi. Tam ivmeyi kendi lehimize çevirmişken Granger’ın yaptığı basit top kaybı canımızı çok yaktı.
“Heurtel organize etmeye konsantre olunca…”
Kafa kafaya girdiğimiz son dakikada maçın genelinin aksine müthiş bir pas ritmi yakalayan ve ekstra paslarla Heurtel’i yay gerisinde doğru zamanda buluşturan Efes Fransız guardın isabetli üçlüğü ile de kritik anlarda öne geçmeyi başardı. Efes bu hücum ve benzerlerini maç içerisinde kullanabilseydi bu bölümde maçı rahat bir şekilde izlememiz mümkündü. Heurtel gereksiz zorlamalar yerine takımını yönetmeye konsantre olunca son anlarda hayli sıcak olan Brown’u bir radar gibi arayıp buldu ve onun el üstünden bulduğu orta mesafe isabet ile de 3 farkla öne geçtik maçın yanan anlarında.
“Maç sonunu acemice oynadı Efes”
Bitime 10 saniye kala 3 sayı öndeyken çok acemice davrandı maalesef Efesli oyuncular. Yarı sahayı hızlı geçen James’e faulü erken yapamadık ve üç sayı çizgisinde adımlamaya başlamışken faul yaptık. Hakemler de talihsiz bir karara imza atarak henüz şuta başlamamış olmasına rağmen 3 atış verdiler. Evet karar yanlıştı fakat zamanında faul yapsak bunları konuşmuyorduk. James çizgiden 3/3 ile döndü, elimizde 4 saniye vardı ancak Honeycutt verdiği kötü pasla bu şansımızı elimizden aldı, uzatmaya gittik.
“Uzatma bölümünde Efes hiç ortada yoktu”
Uzatma bölümünde savunma direncimizi kaybettik, içeriden Bourousis ile etkili oldular ve dışarıdan Rivers artı Gabriel ile sol dipten aynı noktadan üst üste üçlükler yedik. Maçın sonunu kötü oynamanın ve uzatmaya gitmenin moral bozukluğu üzerine bir de yorgunluk eklenince hücumda da kontrolden çıktık, hiç bir şey üretemedik. Topu pota altına indirmeyi beceremedik ki Bourousis 4 faulle uzatma bölümünde de sahada kalmayı başardı. Heurtel’in yaptığı saçma top kayıpları da zaten hücumda zorlandığımız anlarda tamamen oyundan kopmamıza neden oldu.
“Efes yarı saha hücumlarına çözüm bulmalı”
Efes tempo bulamadığı ve yarı saha hücumlarına kaldığı anlarda sorun yaşamaya devam ediyor. Heurtel’in bitirici pasları fazla zorlaması, Brown ya da Paul’ün zaman zaman birebirleri kontrol dışı kullanmaları ve Thomas ile Honeycutt’ın sonunu düşünmeden, mesafe tanımadan attıkları üçlükler düzensizliğin simgesi oluyor şimdiye kadar. Ne Granger, ne de Heurtel takımı hücumda çekip çevirip toparlayamıyor, sezonun ortasına geldik ama halen hücum organizasyonları açısından Efes ilerleme gösteremedi.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
Mail: fersu77@abcspor.com
Twitter: @fersudeniz