https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

DİREN BEŞİKTAŞ!

Okunması Gerekenler

DİREN BEŞİKTAŞ!
Açıkçası ofsayt kokan pozisyonun devamında gelen kırmızı kart ve penaltı kararından sonra taşların hala tam oturmadığı Beşiktaş için maçın bittiğini düşündüm. Daha iyi olduğu zamanlarda bile eksik kaldığı durumlarda bir de geriye düşüp reaksiyon veremeyen takımın bu akşam ortaya koyduğu ruh ve mücadele gerçekten takdire şayandı. Hele ki başında Medel’e yapılan faulü VAR’da bile izleyip es geçen hakeme verdiği ikinci penaltının kaçması iyi bir tokat oldu çünkü o penaltı gol olsaydı çok büyük ihtimal maç dönmezdi. Geçen hafta Kayseri karşısında çok olumlu sinyaller veren Beşiktaş ardından hafta içi oynadığı Avrupa Kupası maçında ilk yarım saatin dışında uyurgezer bir görüntü içinde beraberliğe bağlamaya çalışırken olmadık iki golle Türkiye’ye dönünce bu akşamki maç için soru işaretleri daha belirgin hale gelmişti. Sezonu Temmuz ayında açan, iki kritik transferini son ana bırakan Beşiktaş’ta metal ve mental yorgunluk belirtileri başta Şenol hoca olmak üzere kendini gösteriyor gibiydi.
Bir de bu akşam yağmur gibi yağan sarı kartlar ve panaltılar 20 Ocak 2004 paranoyasını canlandırmak için bana yeterli gelmişti ama takımın daha olgun ve hocanın daha soğukkanlı olması büyük bir faciayı engelledi. Maçın sonlarında Gökhan Gönül’ün kaleye giden topu kafayla çıkarması, Medel’in Pepe ile birlikte moralini bozmadan takımı ateşlemesi ve direnişi, sonradan oyuna giren Lens ve Oğuzhan’ın yaptığı katkıları düşünüp Vagner Love’ın 2008 krizinde Citibank kağıdı kadar çöp seviyesine düşen değerinden iki hafta içinde takımın birinci forveti seviyesine çıkması hep güzel ve umut veren işaretler. Sürekli söylediğim gibi berbat hakemlerin yönettiği, kalitesi düşük ama mücadelesi çok yüksek bir teatral ligimiz var ve bu ligde var olabilmek için çok ekstra bir çaba sarf etmek gerekiyor. Aynı 72 saat önce Avrupa’nın en uzak noktalarından birinde maç yapıp hemen arkasından 4 yıldır galip gelemediği en zorlu deplasmanlardan birine çıkan Beşiktaş’ın bu akşam yaptığı gibi.
Tabii bu kadar olumsuzluğa rağmen takımın kenetlenmesi ve tepki göstermesi ne kadar olumluysa bazı yanlış ve eksikleri de görmezden gelemeyiz. Caner’in sol bekteki kötü performansı Perşembe günkü mağlubiyette ne kadar etkili olduysa bu akşam ilk golde rakibin bu kadar rahat arkaya sarkması ve haftalardır konuşulan bloklar arasındaki mesafenin uzaması ciddi handikaplar olarak devam ediyor. Adriano yaşına rağmen muhteşem kariyeri ve profesyonelliğiyle formayı Caner’den çok daha fazla hak ediyor. Atiba’da her ne kadar gözle görülür bir düşüş olsa da sahadaki varlığı tuhaf bir şekilde bana güven veriyor. Oğuzhan ile birlikte eski formlarına yaklaşırlarsa takımın pek çok sıkıntısı zincirleme bir reaksiyon gibi çözülür. Tabii burada Ljajic’in forvet arkasında sergileyeceği yaratıcılık ve sağlayacağı uyum da çok önemli. Quaresma’yı özellikle deplasman maçlarında sonradan değerlendirip maçlara Lens ile başlamak da bana daha mantıklı geliyor.
Bugün daha önce oynanan Konya – Beşiktaş U21 maçında yaşanan rezalet ise futbolumuzun ve ülkemizin hal-i pür melalini gösteriyor. Geçen yılki Süper Kupa finalinde çıkardığı olaylarla hafızamıza kazınan Konya taraftarı ve camiası bugün de işin vandalizm ve şiddet tarafıyla daha ilgili gibiydi. 2024 Avrupa Şampiyonası’nı alamadığımızda hoşgörüsüyle(!) akla gelen sembol şehirlerden Konya sahip olduğu bu şöhreti haklı çıkarmak için de maşallah hiçbir fırsatı kaçırmıyor. Beşiktaş yönetiminin de bu rezalete sessiz kalmayıp suçlularla ilgili şikayette bulunması ileride benzer olayların yaşanmaması için şart.
Sonuç olarak ben bu akşam bu takıma ‘helal olsun’ dedim ve akıttıkları tere saygı duydum. Bu lig daha çok rezillikler, beceriksizlikler ve adaletsizlikler görür, biz de bile bile izlemeye devam ederiz ama en azından sahada doğranırken kasaplık koyun gibi bıçağa boynunu uzatan değil de Kurban bayramında Trabzon’da suya atlayıp Ordu’da karaya çıkan dana gibi kendi kaderini çizen ve rahmetli Vedat Okyar’ın dediği gibi hakemi de yenebilen veya en azından bunun için sonuna kadar mücadele eden Beşiktaş bizi gururlandırır.

mail: gorkem.isik@abcspor.com

twitter: @gorkem7305

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler

AVRUPA’NIN “LİDER OLAMAYAN” ŞAMPİYONLARI

Ligin son haftasına kadar hiç lider olamayan ama sezonu şampiyon olarak kapatan 2 Avrupa kulübü var: Bayern Münih (1985-86)...

Benzer Konular