BIYIKLARI KAYTANDI, HERKES ONA HAYRANDI !

 Yemek satan bir mekandan içeri girmek üzeresiniz, kapıda mönü ve fiyat listesi yok. Olabilir, normaldir. İçeri girdiniz, mekan hafif loş, etrafta da şık garsonlar var, işkillenmeye başlayabilirsiniz. Masa üstlerindeki yemek tabaklarının sağında solunda çifter çifter çatal ve bıçaklar var farklı boyutlarda, tabağın üstünde katlanmış bir de bez peçete var, Hoop bi frene basın. O arada garsonlar siparişleri taşıyor, ellerindeki tabaklar kocaman ama servis edilen yemek azıcık. Bir arkadaşa bakmıştım, deyip kaçın.

Çünkü o mekan kazık abi. Hem karnın doymayacak, hem de cüzdanın epey bi hafifleyecek. Tecrübe konuşuyor. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkan’ı aldı sizi karşınıza konuşuyor ve kurumsallaşmaktan bahsediyor, Hoop önce bi frene basın, gaza gelmeyin. Yönetici olarak da size tam yetkiyi vereceğini söylüyor, sakın ha inanmayın. Fenerbahçe Spor Kulübünde tam yetki bir tek Başkan’da olur. Dikkat !! Ama siz gaza geldiniz ve göreve başladınız ve sonra bir baktınız ki, kulüp içinde çok sevilmeye başladınız, her an kapının önüne koyulabilirsiniz, tazminatınızı alıncaya kadar bekleyin, o arada da iş arayın, kovulacaksınız üç vakte kadar !!

İşin latifesi bir yana, Başkan bu konuda mutlaka bir açıklama yapacaktır ama üzülerek ifade ediyorum ki, Muhtar Emmi ile bugün resmen yollar ayrıldı. Kurumsallaşma ve profesyonelleşme girişimi bir kez daha direkten döndü, bir spor kulübünü idare etmek ve futbolu idare etmek arasındaki farkı idrak edebilmiş taraftarlar açısından hayal kırıklığı ile sonuçlanan bir durum bu. Şöyle bir geriye dönelim, 9 ayda neler yaptı Muhtar Emmi, hatırlayalım ve değerlendirelim: • Aziz Başkan Pereira’nın Muhtar Emmi tarafından tercih edildiğini söylemişti zaten. Büyük hataymış gerçekten !! • Muhtar Emmi’nin Takımın Papaz’larını göndermesi çok doğru bir başlangıçtı, hala aynı fikirdeyim.

Her ne kadar istenilen verim alınamamış olsa da Nani ve RVP’ yi 12 milyon civarı bir bonservisle getirmek başarıydı ve gerçekten de profesyonelce bitirdi iki transferi de. Başka bir hocanın elinde daha da faydalı olabilirlerdi, o da ayrı bir konu. • Kjaer’e verilen bonservis ücreti de çok değilmiş, görüldü. Chelsea peşinde. • Josef kötü oyuncu değil ama 8 milyonluk bir oyuncu değil. Bu oyuncunun transferiyle ilgili bir komisyon sıkıntısı olabilir. Bilemiyoruz. Uzunca bir zamandır Muhtar Emmi’nin gideceği konuşuluyordu. Ara transfer döneminde Mahmut Uslu’nun oyuncu bakmasından belliydi. Peki ne oldu acaba, neden yollar ayrıldı Muhtar Emmi’yle ?

Eylül ayında Samandıra’ya yöneticilerin girmesini Muhtar Emmi yasaklamıştı. Aziz Yıldırım da o da kim oluyor minvalinden açıklamalar yapmıştı. Hatta görev bölgesini bizim çizdiğimiz, maaşını bizim ödediğimiz kişiler haddini aşamaz falan demişti ama o mesele tatlıya bağlanmıştı. Her ne kadar biz buna kurumsallaşma diyorsak da Aziz Başkan bu işe işçi, bordro, patron üçgeninden bakıyor hala. Muhtar Emmi’nin görevden azli sadece bu mevzu olamaz diye düşünürsek başka ne sebepler olabilir diye de düşünüyor insan ister istemez.

Çünkü o tarihten bu yana da epeyce bir vakit geçti. • Ara transfer isteği ile ilgili bir sorun yaşanmış olabilir, Muhtar Emmi de Pereira’da transfer yapılacak demişti ama transfer yapılmadı. • Sportif Direktör takım içindeki sorunları çözmekle de görevlidir, çözemediği için de Başkan tarafından kırmızı kart görmüş olabilir. Özellikle Van Persie-Pereira çekişmesinden bahsediyorum. Pereira’nın Aziz Başkan baskısıyla gönülsüz olarak Van Persie’yi ilk onbirde oynatmak zorunda kalması da bardağı taşıran son damla olmuş olabilir. Görevden alınmasının ardından Terraneo’nun yapmış olduğu açıklamalara bakılırsa Aziz Başkan’la olan sorunlar asıl sebepmiş gibi duruyor.

Demek ki huylu huyundan vazgeçmiyor, bizde kurumsallaşma falan olmuyor maalesef. Kurumsallaşmanın karşısında en büyük engel de kurumsallaşmayı en çok isteyen Aziz Başkan gibi duruyor. Tüm olup biteni Aziz Başkan’dan da dinlemek lazım. Tuzuyla biberiyle anlatır, çekinmez. İsimler geçicidir, kurumlar bakidir. Önemli olan kurumsallaşmadan geri adım atılmaması, başka bir sportif direktörle yola devam edilmesi diye düşünüyorum ama sadece bir hayal sanki bu. Bu saatten sonra işinin ehli, uluslararasi anlamda kendini ispat etmiş bir sportif direktör Fenerbahçe’ye gelmeyi kabul eder mi o da meçhul..

Biz Muhtar Emmi’yi çok sevmiştik. Kız istemeye götürelim diyenler bile vardı. Kulübe de bambaşka bir hava getirmişti..Kısmet buraya kadarmış.

Başka ne demeliyim ?

Bıyıkları kaytandı,

Bütün taraftar hayrandı,

Josef’e 8 milyon verecek ne vardı ?

Pereira dan başka hoca mı kalmadı ?

Offff Offff !!

Yolun açık olsun Muhtar Emmi !!

Yolun açık olsun Muhtar Emmi !!