Seviyormuş efendim, ekmeği tuza banıp yer gibi, geceleyin ateşler içinde uyanarak, ağzını dayayıp musluğa su içer gibi seviyormuş..
Seviyormuş, tek motorlu bir uçakla okyanusu baştan sona geçermiş gibi falan filan..
Usta şair, iyi kelam, eyvallah da, sen git bu nağmeleri 15 yaşındaki kıza yap, yesinler senin aşkını, ben yemem bu aşkı..!!
Bir şiirde on kere seni seviyorum demeyi bırak, sevdiceğine yılda bir kereden fazla sevdiğini söylememeli insan..
Seni ve Seviyorum kelimeleri kadar yanyana geldiğinde çabuk eskiyen ve sıradanlaşan başka iki kelime yok da ondan.. Ekonomik kullanmak lazım, bir ömre yaymak lazım, fena mı?
Üstelik sevgi söylenmez, gösterilir, hissettilir.. Aşk da öyle..
Gözünü gözünden kaçırmasından anlarsın yeri gelir..
Aşk olduğu gibi sevmektir,
İki kişide tek olmaktır..
Peki, ya görmediğin bir kişiye aşık olmak??
İşte bu daha temiz daha naif bir şey .. Platonik denilen zararsız aşktan da öte.. Daha steril bir şey, romantizmin bir üst mertebesi.
“Bir hayale aşık olmak”..!!
Bunu da ancak Fenerbahçe taraftarı kadar romantik bir taraftar başarabilir..
Ben senin Fenerbahçe’yi sevebilme ihtimalini sevdim..!
Ben senin Brezilya Milli Takımı Aday Kadrosuna Fenerbahçe’den çağırılabilme ihtimalini sevdim..
Belhanda’yı doğru düzgün izlemiş kimse yoktu, günlerce Ahh, Belhanda diye tutturdular, ha keza Ben Arfa ve ismi medyaya düştüğü andan itibaren de bir Giuliano aşkı, tek maçını izlememiştir taraftarın yüzde doksanı..
Sanıyorum Giuliano’nun Brezilya Milli Takımı aday kadrosuna tekrar çağırılabilme ihtimalini sevdiler..
Ama bu aşk çabuk biter, şu ana kadar ki performans için konuşuyorum:
“Adam Brezilya Milli Takımı oyuncusu, boru değil”den öte elle tutulur hiç bir şey yok, beğenilmeyen Diego milli takımda, Giuliano ise İstanbul’da.. Yani elde hiç bir şey kalmadı, sıfıra sıfır..!!
Kaç maçtır izliyoruz, 7 milyon verilecek başka bir sebep yok harbiden de..
“Ama çok iyi boş koşu yapıyor yeaa” cıları iplemiyorum, “adam geleli kaç gün olmuş, şunun şurasında, biraz daha sabır diyenleri hiç iplemiyorum.. Çünkü ben gördüğünü yazan gayri romantik bir yazarım..
Şu ana kadar geçen süre yeterli bir süre..
– Bu çocuk okumaz..!! Meslek Lisesine gönderin siz bunu..!
3 maçta bir oyuncu kendini belli eder.. Sonra o 3 maçlık performansı en fazla ikiye katlar.. Bugüne kadar yanıltan olmadı..
Bu seneki transferler de öyle..
Mesela İsla.. Sahaya çıktığı ilk maçtan itibaren dedik ki; iyi sagbek, sağlam adam ama fazla defansif..
Dirar.. 3 büyüklerde oynayan bir kanat forvet daha yetenekli olmalı, Lens’den sonra fazlasıyla sırıtır, taraftar beklentisini karşılamaz dedik.. Nihayetinde Kuyt gibi bir lider de değil dedik ikinci maçın sonunda.. Dediğimiz gibi de oldu; kanat forveti için topla beklentiyi karşılamadı, karşılayamayacağı da ortada.. Dikine gidemiyor.. Yedek kalır..
Neto, 2 maçta fena transfer olmadığını gösterdi.. Janssen daha ilk maçında ışığı verdi..
Skretel geldiği gibi takır takır oynadı.. Kjaer yine öyle..
Giuliano bence fikir sahibi olmamızı sağlayacak kadar oynadı.. Boş topçu değil tanımı çok uygun bence..
Aman aman bi futbolcu falan olmadığı gibi 10 numara falan kesinlikle değil..
Bu adam başka bir sistemin oyuncusu.. Bu adam santrforun civarında dolaşan, gole yakın bir gizli santrfor.. Pozisyon bilgisi olan kurnaz bir oyuncu.. Tilki.. Gezen Tilki.. Kızılderili ismi gibi oldu ama harbiden de 3. bölgede serbest gezen bir Tilki.. Fenerbahçe’de böyle bir oyuncuya ihtiyaç yok, böyle bir pozisyona ihtiyaç olmaz.. Yanlış tercih.. İhtiyaç dışı bir oyuncu..
Bence Aykut Kocaman da anladı bunu ama çok geç..
Bonservisi de yüklü bi meblağ.. Şu an kendisine uygun bi mevki aranıyor.. Sağ kanata atıyorlar ama cıkkk..!! Mehmet Ekici takıma henüz tam anlamıyla monte olmadığından da arada kaynıyor..
Bu adamı başka bir mevkiye de koyamazsın.. Koyarsın da verimli olmaz.. 8 numara belki bir ihtimal ama Mehmet Ekici ondan daha meziyetli..
Dar alanda topla kötü.. İnce pas denemelerinde hep başarısız oldu.. Çalım atmaya çalışıyor ama takılıyor. Sorumluluk aldığını görmedim.. Dar alanda çok top kaybı yapıyor..
Özellikle sorumluluk kısmı çok önemli..
5-6 maç sonra mutlaka daha iyi oynar ama yeterli olacağını sanmıyorum.. Kapasitesi belli..
7 milyonun hakkını vermez..
Ben Arfa olmadı, eyvallah.. Keşke Belhanda alınsaydı..
Aslına bakarsan Valbuena Giuliano’nun oynamasını beklediğimiz pozisyonun tillahını oynar.. Fenerbahçe’nin bi 10 numarası var yani, Giuliano degil o adam ama var..
İşte bunlar futbol yanlışları.. Diyeceğim ki; Aykut Kocaman bonservisiyle 3 oyuncu aldırdı, 3’ü dd yedek kalır, Dirar, Soldado, Giuliano;
– Yok Aykut Kocaman istemedi onları diye biti atlayacak yine Şahin gibi..
Kim aldıysa artık, kimin fikriyse.. Sıradan bir futbol izleyicisi kadar anlamıyor futboldan..
Yineliyorum, jyi bir kanat oyuncusu transfer edersen, Valbuena orta sahada çok daha verimli olur..
Saydığım bonservisli 3 oyuncunun hiç biri alınmayıp Lens ve Volkan Şen takımda tutulsaydı şimdi canavar gibi takımın yedeğinle.. Kasanda da 20 milyonun daha vardı..
Şu meşhur 100 milyonun 20’si..
Ama Bruno çok biliyor, çok biliyorsa gelsin takımı yönetsin..
Kafaya bak??
Fenerbahçe’nin sol beki yok deniyor ama var belki de..
Dirar’ı sağbek pozisyonunda dene, Isla’yı da sola at mesela..
Neyse, yaz-yaz bitmez.. Bırakalım biraz daha alışsın Giuliano..
En azından Brezilya Milli Takımı etiketli bir hata.. Tıpkı aşk gibi :
Evet dostlar, aşk güzel bir hatadır..!
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907
