Yedigimiz iki gol de olacak iş değil. İlkinde ortada fol yok yumurta yok. Rakibin ne baskısı var ne pozisyonu. Direnci de kırılmak üzere. Kendi kendimize davet ettik kalemize, durduk yere artırdık tekrar dirençlerini.
Sonrasında umutlar tükenirken tekrar öne geçtik. Artık ondan sonra topun bizde kalması gerekir. Bir şekilde maçı sonuçlandırmamız lazım, çünkü gelemiyorlar çok adamla kalemize. Ama bir uzun top, hem de iki stoperimizin arkasına yüksek bir top. Tek adam var Manaj. Bozacaksın onu orda, aldırmayacaksın topu. Amatörce vermeyeceksin pozisyonu.
Sonrası drama. Son saniyede yediğimiz penaltı golüyle 4 puana çıkan fark. Ben o kale arkasındaydım hakem defalarca “ben gördüm pozisyonu” dedi oyunculara. Israrla reddetti itirazları. Yabancı var hakemi çağırınca da baskıya dayanamadı herhalde. Başına geleceklerden korktu. Verdi penaltıyı.
Oysa hiç buralara gelmemesi lazımdı oyunun. Ama üretemedik bugün. Sivas iyi kapandı ve biz onların dengesini bozamadık bir türlü. Net pozisyona girmekte zorlandık. Dzeko ve Szymanski etkisiz kaldılar. Tadic te yorgundu. Hücum hattinda bir tek Irfan Can isyan etti tam anlamıyla ama yetmedi. Yine de rakibin defans bloğunu delecek çözüm üretebilmeliydik, üretemedik. Sonuçta Galatasaray’ın 4 puan gerisine düştük.
Bundan sonra rakibimiz puan kaybeder mi bilemem. Bizi Olympiakos’a elenmenin verdiği moral bozukluğunun etkilediği kesin. Hem mental hem de fizik olarak iyi çıkamadık bu maça. Bu akşam ise daha büyük bir yıkım oldu. Umarım Beşiktaş’ı yeneriz. Rakipten de umulmadık bir kayıp gelir. Ama keşke biz bugün o amatörce hataları yapmasaydık ta hic bu hesapları konuşmasaydık. Sami Yen’de nasıl galip gelip şampiyonluğu kazanacağımızın yollarına baksaydık.
mail: alp.eralp@abcspor.com
twitter: @alperalp72
