https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

BAHTSIZ BEDEVİ

Okunması Gerekenler

BAHTSIZ BEDEVİ

Lise yıllarında  3.Amatör Küme’de orta saha oynamış, çeşitli sebeplerden devamını getirememiş,  şimdilerde esnaflık yapan, evli,  iki çocuklu,  kel kafalı, koca göbekli,  sigara tiryakisi, düzenli olarak halı sahalarda boy gösteren, nefesi tıkanancıya dek 10-15 dk top oynayıp, maçın kalanını saha içinde sabit  bir bölgede yumuşak bileklerini konuşturarak tamamlayan tekniği yüksek halı saha ağabeyleri vardır ya hani?  Aha aynen bunlara benziyor, çalım atmaktan başka hiçbir işe yaradığı yok denilerek  10 haftada ipi çekilen Benzia vardı ya? Ama harbiden çok teknikti..

Heh  İşte O Benzia’yı al, Fenerbahçe kalesine koy, sonra de ki geri dörtlüye, bu adamla paslaşın, o zaman anlarım.. 30 metrekare içinde kaleciyle dakikalarca paslaşmak nedir arkadaş ? Hem de Altay’la. Halı sahada bile en fazla stoper oynar, o da dan-dun, ayak sıfır. O zaman da bireysel hatadan gol yiyoruz diye şikayetlenmeyeceksin.  5 golle kazanmış takımı eleştirmek olmaz dedik yazmadık, Tarsus maçında beteri oldu, içimde kalmasın, bireysel hata dışında bu gün ilk golünü yedi Fenerbahçe, bakalım bunu nasıl açıklayacak Ersun Yanal..

Öte yandan boynunda yağlı urganla başladığı 2. Fenerbahçe kariyerinde Ersun Yanal kafasındakileri sahaya yansıtmaya başladı, destekçilerinin başı dik, arzu edilen futbolu sahada gösteriliyor, takımda hava çok iyi, sahada mücadele çok başarılı, bugün de Kayseri de liderlik için sahadalardı, tek handikap rakip takımın hocasının ilk maçı olmasıydı, mutlaka yeni hocanın da etkisi olmuştur ama pek çok faktörden dolayı Fenerbahçe 3 puanı Kayseri’de bıraktı.

Bülent uygun taktiği vermiş, orta sahayı kalabalık tutun, sert oynayın, ikili mücadelelerde eliniz kolunuz rahat durmasın, teması gördüğünüz anda atın kendinizi yere, ölüyormuş gibi yerde kıvranın demiş. Ersun Yanal’sa her zamanki  deplasman taktiğiyle sahadaydı, topa sahip olun, panik yapmayın demiş besbelli.

Topu iki kanata gönderip Muriqi’yi topla buluşturmak üstüne bir ofans anlayışıyla maça başladı. Sert ve kalabalık Kayseri orta sahası topun hızını düşürdü, sağ kanattan Moses etkili olsa da sol kanat hiç çalışmadı,  gününde olmayan Emre de topa yön verme konusundaki hızını ve başarısını sahaya yansıtamayınca orta sahada tıkanan bir ilk yarı izledik.

Mensah-Bilal ikilisi arasındaki pas bağlantısını ilk yarıda kesmeyi başaran Fenerbahçe istediklerini tam olarak sahaya yansıtamasa da 3 kez golle burun buruna geldi, Moses’ın direkten dönen topu, Rodri’nin iki kez çok müsait pozisyonda topu dışarı vurması Fenerbahçe adına şanssızlık ve beceriksizlik olarak nitelendirilebilir.

Samet hoca ömrümde bu kadar gamsız bir takım görmedim diye basmıştı istifayı ama ilk yarıda istekli bir kayseri izledik, bu maça özel diye düşünüyorum, Fenerbahçe’ye her takım başka oynuyor, Kayseri küme düşecektir çünkü Fenerbahçe küme düşen bir takıma 3 puan bırakmazsa bu taraftarı uyku tutmuyor.

 İlk yarı itibariyle sahada görünen Kayseri defans  bloğunun sağlam bir karakter ortaya koyamadığı ve  bir golün Kayseri’nin maçtan tamamen düşmesine sebep olacağı yönündeydi ama Fenerbahçe o golü bulamadı.

İkinci 45 dakika da tıpkı ilk yarı gibi başladı, Kayseri pusuya yatmış kontra peşindeydi ve o golü buldular, hamle sırası Fenerbahçe’deydi, oyun Fenerbahçe’ye bakıyordu.

Ersun Yanal Fenerbahçe’nin en etkili oyuncusu Moses’ı kenara alıp Deniz takviyesi yaptı, ardından da Emre Tolga değişikliğine gitti, sonrasında Zanka–Mevlüt değişikliği de yaptı, forveti ikiledi ama Fenerbahçe’nin sağlı sollu atakları golü getirmeye yetmedi ve Fenerbahçe liderlik için gittiği Kayseri’den 3 puanı bırakarak döndü.

Futbolun altın kuralı atamayana atarlar mottosu bugün yine  gerçekleşmiş oldu. Bir çok kişi için maçın ana fikri niteliğinde olabilir. Biraz da top sevecek, bu da çok önemli bir unsur, top yuvarlaktır mottosu ama bir Türkiye gerçeği var ki, 3. şahıslar da tarafsız kalacak, futbol sahada oynanacak. Arda Kardeşler diye bir hakem vardı bugün sahada, umarım başka kardeşi yoktur, çok kötü bir maç yönetti ve bu kararlar Fenerbahçe aleyhineydi diyebilirim rahatlıkla. İlk yarıda Vedat’a atılan bir tekme kartsız geçti, Ozan’ın boğazına gelen bir omuz darbesi faulsüz geçiştirildi, ikinci yarıda iki tane topa elle müdahale var ve VAR’a hiç gidilmedi, bu VAR odasından çağrılmadığı anlamına da gelmiyor..

Ersun Yanal yine oyunu okuyamadı, Emre bugün bariz sahanın en kötüsüydü, oyundan çok geç alındı, Kayseri iki santrforla  oynarken ön tarafı çiftlemek konusunda çok geç kaldı..

Maçın bu skorla bitmesinde en büyük pay da Rodriguez’in oldu, pozisyonlardaki vuruşlarını lakayt buldum..

Öte yandan Fenerbahçe yedek kulübesinin de bir B planına müsait olmadığı görüldü ki; O yüzden Ersun Yanal üzerinden eleştiri kısmını kısa kestim.. Adebayor haftalarca kulüp aradı aha sana yedek santrfor, kimin aklına geldi Mevlüt ?

Ligde kolay maç yok, Fenerbahçe mağlubiyeti hak edecek bir oyun ortaya koyamadı, penaltıları verilmedi ama önümüzdeki maçları da düşünerek çok yüklenmek istemiyorum, bu mağlubiyeti. Gustavo ve Moses’ın direkten dönen şutlarını  göz önünde bulundurarak “Tanrı istemezse yaprak düşmezmiş” tadında kabul etmek istiyorum bu mağlubiyeti  çünkü bu takım bu sene şampiyon olacak, sebebini de söyleyim, ülke puanı nedeniyle lig şampiyonu CL’e direkt gidemeyecek ya bu yıl? Ön eleme oynayacak ya lig birincisi ? Bu demektir ki kesin şampiyon Fenerbahçe ve ön elemedeki rakibi de kesin Arsenal, bu camia bu kadar kısmetsiz işte, tam bir bahtsız bedevi.

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

mail: bruno.monte@abcspor.com

twitter: @BrunoMonte1907

Son Haberler

EUROLEAGUE’İN YENİ YÜZÜ, YÜKSELEN DEĞERİ PARİS BASKETBOL

Geçen sezonun EuroCup şampiyonu Paris Basketbol, ilk Euroleague sezonunda ne yapacak herkesçe soru işareti idi. T.J. Shorts gibi çok kısa...

Benzer Konular