Euroleague’de havlu atan ve ligde de sürpriz mağlubiyetler alan Galatasaray için artık toparlanma adına sezonun hedef maçıydı bu derbi. Hafta içi yapılan McCollum hamlesi, oyuncularla koç Ataman arasındaki buzların erimiş olması taraftarların yeniden şampiyonluğa inanmasını sağlamıştı ki Abdi İpekçi’de her zamanki gibi sarı kırmızılı takımı yalnız bırakmamışlardı. Euroleague’de ilk 4 için önemli bir avantaj yakalayan sarı lacivertliler ligde de zirvede şuanda. Ancak yaşanan sakatlıklar sezon boyu olduğu gibi şuanda da onları çok zorluyor. Udoh iyileşti ve bu maçta da kadrodaydı ama %100 performans verip veremeyeceği soru işaretiydi. Ayrıca her ne kadar son maçlarda performansı yetersiz olsa da Sloukas’ın eksikliğini fazlasıyla hissediyorlar, Dixon son maçlarda üzerindeki baskıyı onun yokluğunda kaldıramıyordu. Haftaiçi Ülker Arena’da da Baskonia’ya kaybeden ve morallerin biraz düşük olduğu Fenerbahçe kendisine bilenmiş ve full konsantre Galatasaray karşısına çıktı.
“Vesely-Udoh kenarda başladı”
Galatasaray Göksenin ile Dixon’a baskı yaparak maça başladı. Ancak Micov’un birebirde Datome karşısında kolay yenilmesi ve Kalinic’in alçak postta etkili olması Fenerbahçe’nin hücumlarda rahat etmesini, yardımları ekstra paslarla cezalandırmalarını sağladı. Fenerbahçe Vesely ve Udoh’un kenarda olmasına rağmen Galatasaray’ın boyalı alana Pleiss’a topu indirmesini engelledi, özellikle Datome-Kalinic-Bogdanovic üçlüsü savunmada çok konsantre başladılar.
“Pleiss ağırlığını koydu”
Çeyreğin ikinci bölümü ile birebirlerde çabuk yenilmeyen ve Ahmet’in oyunda olmasının etkisiyle Pleiss’ı tepe ikili oyunlarında yukarı çıkarmayan, bekçi olarak bırakan Galatasaray savunmada istediğini aldı, Fenerbahçe’yi yavaşlattı. Ayrıca hücumda da Micov ve Sinan’ın sorumluluk alarak potaya gitmeleri artı Ahmet’in ağır ayaklarına karşı Pleiss’ı hareketli topla buluşturmaları rahat skor opsiyonları üretmelerini sağladı.
“Galatasaray savunmada istediğini aldı”
Koç Obradovic çeyreğin son bölümünde ikiz kuleleri oyuna aldı ama Galatasaray’ın kısalar üzerindeki baskısı artı Daye’in Udoh’un arkasında diri kalması Fenerbahçe’nin yaratıcılık konusunda sıkıntı çekmesine, hücumlarda kısırlaşmasına neden oldu. Galatasaray ise savunmada gösterdiği direncin üzerine hücumda da sürekli potaya giderek Baskonia’nın yaptığının bir benzerini yaparak Fenerbahçe boyalı alanını sürekli zorladı.
“İkili oyun savunması”
İkinci çeyrekle birlikte oyuna giren McCollum da arkadaşları gibi sürekli potaya giderek Udoh-Vesely ikilisinin dengesini bozdu, Pleiss ters taraftan aldığı hücum ribaundları ile etkili oldu. Daye’in çabuk ayakları ve Micov’un pozisyon bilgisi sayesinde ikili oyun savunmasını da iyi yapan Galatasaray yine Fenerbahçe’nin Udoh-Vesely ikilisini kullanmasını da engelledi.
“Melih katkısı ve baskılı savunma”
Fenerbahçe sarı kırmızlıların potaya gidişlerini engellemek ve kısaları rahatsız edebilmek adına tam saha adam adama baskıya başladı. Yarı sahaya gelince de forvetten sıkıştırmalı bir baskıya dönüştü. Galatasaray bu baskıya karşı biraz zorlandı ve top kayıplarını da değerlendirip skor üretmeye başlayan Fenerabhçe 9 sayıya kadar açılan farkı eritti, bu geri dönüşün mimarı kenardan gelen son haftaların sıcak ismi Melih oldu yine.
“Galatasaray Fenerbahçe’yi sert savunma ile sindirdi”
İlk yarının son bölümünde iki takım da savunmada vidaları sıktılar. Galatasaray McCollum kenardayken potaya gitmekten vazgeçince zorlama dış şutlara kaldı. Fenerbahçe ise Dixon kenardayken Bogdanovic’in üzerindeki Göksenin baskısının da etkisiyle hücum ritmini bulamadı bir türlü. Galatasaray savunması Fenerbahçe’yi ilk yarıda tamamen sindirdi. Kısır geçen bir kaç dakikanın ardından koç Ataman’ın Pleiss hamlesi ile sarı kırmızılılar boyalı alanı kullanarak yeniden üretmeye başladı ve yakaladıkları 7-0’lık seri ile farkı da maçta ilk defa çift hanelere çıkardılar.
“İkinci yarı karşılıklı serilerle başladı”
Koç Obradovic ikinci yarıya Dixon-Melih-Bogdanovic üçlüsü ile başlayarak ilk yarıda organize olmakta zorlanan takımını toparlamak istedi ki Bogdanovic ile oyunu kurup Dixon’ı bitirici olarak kullandılar ve 5-0’lık seri ile başladılar. Ama Galatasaray da Micov ile karşılık verdi. Sırp oyuncu yine yılmadan akıllıca potaya giderek Fenerabahçe savunmasını zorlarken bulduğu ceza üçlüğünü de skora çevirince Galatasaray kendine geldi. Göksenin ile de savunmayı sertleştiren ve açık alanda koşmaya başlayan sarı kırmızılılar 7-0’lık seri ile karşılık verdiler.
“Sertleşen ve kısırlaşan maç”
Fenerbahçe Udoh’u pota altında kullanmaya karar verince Daye ve Micov ters eşleşmelerde sorun yaşadılar, erken fauller yapmak zorunda kaldılar. Koç Ataman bu nedenle Tyus-Pleiss ikilisini birlikte oynatmaya başladı. Bu sayede boyalı alanı daha iyi savunan Galatasaray’a karşı üretmekte yine zorlandı Fenerbahçe, potaya gidemedikleri gibi dış şutlardan da sonuç alamadılar. Galatasaray ise Micov kenara geldikten sonra potaya gitmeyi unuttu ve topu fazla ellerinde tutup zorlama dış şutlara kaldılar, genel anlamda kısır bir çeyrek izledik.
“Galatasaray yoruldu, pusuda bekleyen Fenerbahçe atağa kalktı”
3.çeyreğin son bölümünde Galatasaray’da yorgunluk emareleri ciddi şekilde görülmeye başladı. Özellikle Micov’un kenarda olduğu dakikalarda hücumda üretemeyen, potaya gitmekte zorlanan ve basit top kayıpları yapan Galatasaray Fenerbahçe’nin açık alanda koşarak savunma odaklı sayılar bulmasına da izin verdi. Tempoyu forse eden sarı lacivertliler savunmaya yerleşmekte zorlanan rakiplerine de koşan uzunları ile sürekli cezalandırdılar. Bu bölümde kenardan gelen Nunnally de özellikle faul çizgisinden üst üste bulduğu sayılarla geri dönüşün mimarı oldu, 15 sayıya çıkan farkı 6 sayıya kadar indirdiler son çeyreğe girilirken.
“Fenerbahçe savunma direncini arttırdı”
Son çeyreğe Fenerbahçe savunmada çok istekli başladı. McCollum’ın penetrelerine karşı Udoh ve Vesely çabuk ayaklarının avantajını iyi kullanarak akıllı yardımlar getirdiler. Hücumda ise Bogdanovic liderliğinde yorulan Galatasaray savunmasını kendi silahları ile vurdular. Sürekli potaya gittiler ya da tepe ikili oyunları sonrası ceza üçlüklerinden isabet bulmaya başladılar ve maçta da ilk kez öne geçmeyi başardılar.
“Nunnally ve Melih x-faktörler oldular”
Galatasaray Micov ve Daye ile cevap vermekte geç kalmadı. Maçın en kritik anlarında sahneye çıkan ve hücumu toparlayan Micov yine takımını ateşleyen, hücumdaki kuraklığı bitiren isim oldu. Datome ve Kalinic’den istediği verimi alamayan koç Obradovic Melih ile Nunnally’i oyunda tutarak özellikle hücumda istediğini aldı. Melih’in kritik üçlükleri son çeyrekte de devam ederken Nunnally de hem savunmada atletizmi ile daha iyi iş çıkardı hem de hücumda potaya daha fazla giderek yorulan Galatasaray savunmasını zorladı.
“Sinan’ın basit hataları ve Pleiss’ın da enerjisinin tükenmesi”
McCollum’dan hücumda istediğini alamayan koç Ataman direksiyonu Sinan’a verdi. Ancak tecrübeli oyuncu Dixon’ın artan baskısı karşısında basit hatalar yapınca Fenerbahçe’nin yine koşmasına izin verdi ki sonrasında da Nunnally’nin savunmasında da sorun yaşadı. Son bölümde Pleiss da enerjisi bitenlerin arasına katılınca Vesely hem ikili oyunları rahat bitirmeye başladı hem de hücum ribaundları ile skora katkı verdi.
“Galatasaray bir kez daha denedi ama Bogdanovic izin vermedi”
Son bölümde Sinan hücumda yaptığı hataları telafi edercesine iki kritik top çalarak takımına nefes aldırdı ve Galatasaray bitti denen maçı tekrar çevirmeyi başardı. Ancak Fenerbahçe’nin aksine buldukları bu savunma odaklı fırsatlardan boş döndüler. Dixon ve Bogdanovic yorgun Galatasaray savunmasına penetre ederek takımlarını skorda önde tutmayı başardılar. Maçın bitmesine 1 dakikadan az kalan Fenerbahçe 3 sayı öndeyken topu çok iyi çevirdi ve Bogdanovic’i unutan savunmayı 3 sayılık isabetle cezalandırdılar, Sırp yıldız maça noktayı koymuş oldu soğukkanlıklıkla gönderdiği bu kritik üçlükle.
“15 sayıdan geri gelen Fenerbahçe galibiyete uzandı”
İlk yarıda iyi bir basketbol oynamayan ama ikinci yarıda rakibinin yorulması ile doğan avantajları tecrübeli oyuncuları ile çok iyi değerlendiren, savunmada da vidaları sıkan sertliği sağlayan Fenerbahçe 15 sayı farktan geri gelerek derbiyi kazanmayı başardı. Sakatlığı %100 atlatamayan Udoh ile formsuz Datome’nin verimsiz olduğu, devreye giremediği bu zorlu deplasmanda Bogdanovic yine sahneye çıktı, takımını sırtladı ve galibiyete taşıdı.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
Mail: fersu77@abcspor.com
Twitter: @fersudeniz
