Heyecan Verici Transferler – 2
Geçtiğimiz günlerde Basketbol Süper Ligi’nin heyecan verici yabancı transferlerinden 10 oyuncuyu listelemiştik. Sonra yazdığımız için daha az değer gösterilmemesi gereken 10 yabancı oyuncu daha bu listede.
10 – Erving Walker / Tüyap Büyükçekmece
Lige yeni çıkan Tüyap Büyükçekmece, bütçesi doğrultusunda ligde kalmak için iddiali olduğunu gösteren bir kadro kurdu. Henüz 25 yaşında olan Erving Walker da yapılan iyi yabancı transferlerinden biri olarak dikkat çekti. Florida’dan mezun olduktan sonra 2012-2013 sezonunu Prima Veroli takımında geçiren Walker, 2013-2014 sezonunda Stelmet Zielona Gora ile Euroleague’de boy gösterdi. Kısa bir dönem Elan Chalon forması giydikten sonra, JDA Dijon Basket’e transfer oldu ve Eurocup’ta forma giydi. Stelmet Gora ile Euroleague’de 5.8 sayı ve 1.5 asist ortalamaları ile oynarken, geçtiğimiz sezon Dijon forması ile Eurocup’ta 13.3 sayı, 5.3 asist ve 2.2 asist ortalamalarını yakaladı.
Erving Walker’ın en önemli özelliği dribbling üzerinden hızlı ve çabuk bir şekilde potaya gidebilmesi. Bu özelliği sayesinde hem sayılar bulabiliyor, hem arkadaşlarına asist yapabiliyor, hem de faul alarak serbest atış çizgisinden sayı bulabiliyor. Dış şutlarda da başarılı bir oyuncu olduğunu söyleyebiliriz. Kısa boyu hem savunmada hem hücumda zaman zaman kendisine dezavantaj yaratsa da, Euroleague ve Eurocup tecrübesine sahip olması takımına seviye atlatabilecek bir oyuncu olduğunu gösteriyor.
9 – Giordan Lee Watson / Uşak Sportif
30 yaşındaki Amerikalı oyun kurucu Giordan Lee Watson, kariyerinin ilk yıllarında İzlanda ve Finlandiya liglerinde forma giydikten sonra 2013-2014 sezonunda Romanya’ya transfer oldu. Geçtiğimiz sezon Eurochallenge yarı finalinde Trabzonspor Medical Park’a elenen Energia forması giyen Watson, Eurochallenge’de 14.7 sayı, 5.1 asist ve 2.8 ribaund ortalamaları yakaladı.
Önümüzdeki sezon için play-off mücadelesinde yer almak istediklerini ve bu doğrultuda bir kadro kurduklarını söyleyen koç Ozan Bulkaz tüm maliyetin 3 milyon TL olduğunu belirtiyor ve play-off’a kalacaklarını iddia ediyor. Watson’ın en önemli özelliği top çalarak hızlı hücumları güçlü şekilde bitirebilmesi. Kötü olmayan bir şut performansına sahip olması ve potaya penetre edebilmesi de göze çarpan özelliklerinden.
8 – Lamont Hamilton / Beşiktaş Integral Forex
31 yaşında olan, 4 ve 5 numarada oynayabilen Lamont Hamilton, 2007 yılında mezun olduktan sonra İspanya 2.Ligindeki Basquet Inca takımı ile sözleşme imzaladı. Sonraki sezonu Tenerife’de geçirdikten sonra Paris-Levallois’a transfer oldu ve 3 sezon bu takımın formasını giydi. Ardından 2012-2013 sezonunda Bilbao Basket ile Eurocup’ta, 2013-2014 sezonunda ise Laboral Kutxa ile Euroleague’de boy gösterdi. Geçtiğimiz sezonun ikinci yarısını ise Krasny Oktyabr takımında geçirdi. Euroleague’de Laboral Kutxa forması ile 2 sezonda toplam 16 maça çıkan Hamilton, 8.7 sayı, 3.1 ribaund, 1.3 asist ve 0.9 blok ortalamaları tutturdu. Eurocup’ta ise iki farklı takımın formaları ile ortalama 13.2 sayı, 5 ribaund ve 1.1 asistlik performans gösterdi.
Hamilton orta mesafe şutlarda ve pota altında çok iyi bir bitirici. Güçlü fiziği ile boyalı alanda iyi yer tutarak kolay sayılar bulabiliyor. Potadan uzak mesafede topu aldığında, pivot hareketlerine çok hakim olmadığı için, içeriye yüklenerek bitirmek yerine şutu tercih ediyor. Hareketliyken topu aldığında ise durdurulması zor bir oyuncu oluyor. Hamilton’ın belki de en negatif yönü sakatlıklar yaşayan bir oyuncu olması. Örneğin Bilbao forması ile tam 39 maçta forma giyemedi. Ancak yüksek hücum gücü O’nu Beşiktaş Integral Forex için önemli bir oyuncu haline getiriyor.
7 – Martynas Gecevicius / Rönesans Ted Ankara Kolejliler
27 yaşındaki Martynas Gecevicius’un profesyonel kariyerinin 2007 yılında Lietuvos Rytas ile başladığını söyleyebiliriz. 2009 yılında Rytas forması ile Eurocup şampiyonluğu yaşarken, Euroleague’de 2009-2010 sezonunda 14.2, 2010-2011 sezonunda ise 11.7 sayı ortalamaları ile oynadı. 2010 yılında Türkiye’de düzenlenen FIBA Dünya Şampiyonası’nda Litvanya forması ile mücadele ederken, 7 maçta 6,6 sayı ortalaması ile oynadı ve bronz madalya kazanan ülkesine katkıda bulundu. Sonrasında Olympiakos’a transfer olan şutör guard, iki kez Euroleague şampiyonluğu sevinci yaşadı. İlk sezonunda 6.2 sayı ortalaması ile oynarken, 2012-2013 sezonunda sayı ortalaması 1’de kaldı ve tekrar Lietuvos Rytas’ın yolunu tuttu.
Gecevicius’un belki de en önemli özelliği, Litvanyalı birçok kısa oyuncu gibi iyi bir oyun bilgisi ve şut mekaniği olması. Hem pas üzerinden, hem de dribling sonrası şutları yüzdeli sokabiliyor. Hem üç sayılık hem orta mesafe şutları rahatlıkla tercih edebiliyor. Liderlik özelliklerinin de Rönesans Ted Ankara Kolejliler için önemli bir artı olacağı kesin. Eksi yönleri olarak ise penetre özelliği olmaması ve savunmada yavaş kalmasını gösterebiliriz. Doğru pozisyon alarak savunmadaki eksikliğini gidermeye çalışan bir görüntü çiziyor.
6 – Jayson Granger / Anadolu Efes
26 yaşındaki Uruguaylı basketbolcu, İspanya Ligi ekiplerinden Estudiantes ile deneme antrenmanlarına çıkmış ve takımda kendisine yer bulmayı başarmış. 2006 yılından 2013 yılına kadar bu takımda kalan Granger, sonrasında Unicaja Malaga’ya transfer oldu. 2 sezon geçirdiği Malaga’da kendisini tanıtan ve Barcelona ile Real Madrid gibi kulüplerin de ilgisini çeken guard, Anadolu Efes ile anlaştı.
Granger; Euroleague’de 2013-2014 sezonunda 7.5, 2014-2015 sezonunda ise 10.2 sayı ortalamaları ile oynadı. Potaya penetre edebilen, bu penetreleri hem turnikelerle hem de orta mesafe şutlarla bitirebilen bir oyuncu. Hızlı hücumu seven ve takımını hızlı şekilde hücuma çıkarabilen bir yapısı var. Üç sayılık atışlarda istikrarsız bir görüntü çizerken, savunmada mücadeleci ve temastan kaçmayan yapısı ile başarılı oluyor. Huertel’in yanında oynadığı zaman O’nu ya da Huertel kenardayken oyunda olduğu dakikalarda takımı rahatlarak Anadolu Efes’e katkı veren bir oyuncu olacaktır.
5 – Calebb Green / Galatasaray Liv Hospital
30 yaşında olan, forvet pozisyonunda oynayan Green’in yolu, Oral Roberts’tan mezun olduktan sonra Avrupa’ya düştü. İlk olarak Alman Kulübü Trier’de forma giyen Green, sonrasında Belçika’da Dexia, Oostende ve Spirou Charleroi takımlarında oynadı. 2012-2013 sezonunda Orleans Loiret Basket’e transfer olurken, Eurocup’ta oynama şansı elde etti. 6 maçta 17 sayı ortalaması tutturan Calebb, böylece Dinamo Sassari’ye transfer oldu. Tempolu oyun ve hızlı hücumları oyun felsefelerinin ilk sırasına koyan Dinamo Sassari’de çok başarılı olan Green, Eurocup’ta 18 maçta 19.3 sayı ve 5.4 ribaund ortalamaları yakaladı. Bu başarılı performansı, geçtiğimiz sezonu geçirdiği Unicaja Malaga’nın kapılarını açtı.
Green, hücumda orta mesafe ve son yıllarda geliştirdiği dış şut isabetleri ile önemli bir silah olarak dikkat çekiyor. Hızlı hücumu ve tempoyu seven, ikili oyunları hem potaya giderek hem şutlarla bitirebilen Green, sayı ortalamalarını da bu sayede yukarıda tutuyor. Ribaundlarda da takımına katkı vermesine rağmen, iyi bir savunmacı olduğunu ya da savunma yapmayı sevdiğini pek söyleyemeyiz. En başarılı sezonunu Sassari ile geçirmiş olması da, bunun en büyük göstergesi. Galatasaray Liv Hospital’da Patrik Young’dan oluşan boşluğu doldurup dolduramayacağını oldukça merak ediyorum.
4 – Adrien Moermann / Banvit
Adrien Moermann kariyerine 2005 yılında Fransız kulübü Chorale Roanne’da başladı. 2 sezon burada forma giydikten sonra, JSF Nanterre’e, 1 sezon sonra da 3 sezon formasını giyeceği Orleans Loiret Basket takımına transfer oldu. 2011-2012 sezonunu SLUC Nancy’de geçiren Moermann, 2012-2013 sezonunu Bilbao’da geçirdi. 2013 sezonunda ise, Euroleague sahnesine de çıkacağı Limoges’a geçti. Geçtiğimiz sezon Fransa’da normal sezon sonunda MVP ödülünün sahibi olurken, Euroleague’de 9.2 ve Eurocup’ta ise 12 sayı ortalaması ile oynayan 26 yaşındaki oyuncu, uzun forvet pozisyonunda oynuyor.
Moermann, kalın fiziği ve bitirici özellikleriyle pota altında skorer bir oyuncu profili çiziyor. Sezgisinin kuvvetli olması ve iyi pozisyon alabilmesi de ribaundlarda etkili olmasını sağlıyor. Dış şutlarda eksikliği olsa da, savunmada mücadeleci özelliği ile katkı sağlıyor. Banvit’in yeni yapılanmasında önemli bir rol edineceği şüphesiz.
3 – Luke Harangody / Darüşşafaka Doğuş
Luke Harangody aslında resmileşmiş bir transfer değil ancak önümüzdeki sezon için beni en çok heyecanlandıran oyunculardan biri. Darüşşafaka Doğuş ile büyük ölçüde anlaştığı haberleri geçen 27 yaşındaki Harangody, forvet pozisyonlarında görev yapabiliyor. Notre Dame’dan mezun olduktan sonra 2010 yılında Boston Celtics tarafından draft edildi. Cleveland Cavaliers forması da giyen oyuncu, sonrasında Canton Charge ve Fort Wayne Mad Ants gibi D-League takımlarında boy gösterdi. 2013-2014 sezonunda Unics Kazan ile sözleşme imzaladı ve son olarak geçen sezon Valencia’da oynadı. Euroleague’de Valencia forması ile 10 maçta 10.5, Eurocup’ta ise 9 maçta 9.2 sayı ortalaması yakaladı. Real Madrid ile oynanan İspanya Ligi yarı final serisinde de takımının en iyi oyuncularından biriydi.
Luke Harangody; isabetli orta mesafe ve dış şutları, pota altında mücadeleci ve hareketli yapısı, ribaundlardaki üstünlüğü, savunmadaki gayreti ile Euroleague’de mücadele edecek Darüşşafaka Doğuş’a büyük katkı yapacak bir transfer olacaktır.
2 – Kostas Sloukas / Fenerbahçe Ülker
Kiralık olarak gittiği ve orada Yunanistan Ligi En İyi Genç Oyuncu Ödülü’nü kazandığı Aris’i saymazsak; profesyonel kariyerinin tamamını Olympiakos’ta geçiren Sloukas, 25 yaşında olmasına rağmen şimdiden 2 kez Euroleague şampiyonluğu kazanmış bir oyuncu. Yunan Milli Takım formasını defalarca giyen solak oyuncu, genç takım ile katıldığı turnuvalarda da birçok başarı kazandı. Olympiakos’ta Spanoulis gibi bir yıldız oyuncunun yanında, tamamlayıcı rolde görünen Sloukas; kendisini sürekli geliştirmeyi başarıyor. Bunu Euroleague istatistiklerine bakarak rahatça görmek mümkün; 2011-2012 sezonunda 5.5 sayı ortalaması ile oynarken, sırasıyla 5.2, 6.5 ve 6.7’ye çekmeyi başarmış. Aynı zamanda asist ve ribaund istatistikleri de sürekli artan bir grafik göstermiş.
Sloukas; hem topu getirebilen, potaya penetre edip takım arkadaşlarına pozisyonlar hazırlayabilen, savunmada ise sağlam duran ve kısa oyunculara baskı yapabilen bir oyuncu. Dış şutlarını ve orta mesafe şutlarını da geliştiren guard, komple bir oyuncu olmaya doğru gidiyor. Hickman ile benzer özelliklere sahip olduğunu ve Fenerbahçe Ülker’in farklı tarzda daha skorer bir oyuncuya ihtiyacı olduğunu düşünsem de; takıma çok yararlı olacağını da inkar edemeyiz. Fenerbahçe Ülker çatısı altında bir rol oyuncusundan, yıldıza dönüşebilecek mi sorusunun cevabı için biraz daha beklemeliyiz. Kendisi ile 3 sezonluk bir sözleşme yapılmış olması, aynı zamanda Sloukas’ın önümüzdeki sezonlarda da takımın iskeletini oluşturacak oyuncularından biri olduğunu gösteriyor.
1 – Blake Schilb / Galatasaray Liv Hospital
Kısa forvet pozisyonunda görev yapan 31 yaşındaki Blake Schilb, geçtiğimiz sezon Paris-Levallois forması giydi. 2007 yılında Illinois Loyola’dan mezun olduktan sonra, CEZ Nymburk’a transfer oldu. 2009-2013 yılları arasında Elan Chalon’da oynayan 2.01 metre boyundaki oyuncu 2011-2012 sezonunda şampiyonluk yaşadı ancak Eurochallenge Kupası’nı finalde yitirdi. 2013-2014 sezonunu Kızılyıldaz’da geçirirken, Euroleague’de 12 sayı ortalaması tutturdu. 2012-2013 sezonunda Euroleague’de 15.5 sayı ortalaması ile oynayarak adını duyururken, geçtiğimiz sezon Eurocup’ta 14.6 sayı ortalaması tutturarak, takımı Paris Levallois’yı çeyrek finale taşıdı.
Blake Schilb’in öncelikle çok tecrübeli bir oyuncu olduğunu söyleyebiliriz. Euroleague, Eurocup ve Fransa Ligi’nde yıllarca forma giymiş bir oyuncu olan Schilb, her yönüyle bir skorer. Penetre edebilen, dribling üzerinden kendi şutunu yaratabilen, perdelemeden çıkarak isabet kaydedebilen bir oyuncu. Ayrıca pasör özelliği olması ve asist ortalamalarının yüksek olması O’nun başka bir avantajı. İlerleyen yaşı nedeniyle savunmada ve ribaundlarda çok aktif olamadığını söyleyebiliriz. Galatasaray Liv Hospital’ın şu anki kadrosunda hücumda lider oyuncusu olacağını ve bu rolü de başarıyla yerine getireceğini düşünüyorum.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail : derya.cerasi@abcspor.com
twitter : @deryacerasi
