Golf tarihi dendiğinde birçoğumuz için akla ilk olarak Tiger Woods, Jack Nicklaus, bugünlerde de Scottie Scheffler, Rory McIlroy gibi yıldızlar gelir.
Ama neredeyse 300 senelik tarihin gördüğü, (ilk resmi golf kuralları 1744’te Edinburgh’da yazıldı), yukarıdakiler kadar popüler olmasa da o kadar o efsane isim vardır ki;
Mesela; Old Tom Morris (1821–1908) Modern golfün kurucu babalarından biri sayılan sporcu, kariyerinde 4 kez The Open Championship kazanmıştı.
Golf sahası tasarımı konusunda da yaptığı devrimle tanınır, bugün kullanılan birçok saha standardında onun imzası vardır.
Ve geçelim genç yaşta, trajik şekilde ölen oğlu, Young Tom Morris (1851–1875) **
4 kez üst üste The Open kazanan ilk golfçüydü. 17 yaşında şampiyon olan en genç Open kazananı apoleti de ondaydı.
24 yaşında hayatını kaybetti. Birçok spor otoritesi, tarihçisine göre, çok değil 10 sene daha yaşasaydı, en azından Nicklaus ve Woods ayarında bir efsane olurdu.
Walter Hagen (1892–1969) 11 Major kazandı ama modern dönemde gölgede kaldı.
Ryder Cup’ın bugünkü prestijini oluşturdu.
Bobby Locke (1917–1987) Golf tarihinin en iyi putter’i olarak kabul edilir.
4 Open Championship kazandı. Benzersiz putting tekniği bugün hâlâ ders niteliğinde öğretiliyor ama onun gibisi hala gelmedi!..
Maalesef o da, modern yıldızlara göre çok daha az popüler bir golfçüdür.
Peter Thomson (1929–2018) 5 kez The Open Championship kazandı. Avrupa ve Avustralya’da efsanedir, ama ABD’de az tanınır.
Açık saha (links golf) ustasıydı.
Gene Sarazen (1902–1999) Kariyer Grand Slam’ı tamamlayan ilk golfçüdür.
Modern sand wedge’in de mucidi olarak kabul edilir.
Seve Ballesteros (1957–2011) Avrupa’da efsane, ama nedense dünya genelinde aynı popülaritesi hiçbir zaman olamadı.
Avrupa golfünun küresel sahnede yükselmesini sağladı. 5 Major kazandı.
Yaratıcı ve riskli oyun tarzıyla “sanatçı” olarak anılırdı.
** Kısaca bizce efsane ama dünya genelinde çok da tanınmayan 7 sporcudan bahsettik sizlere.. Tabii ki herkesin görüşü kendine…
Bazılarının şanssızlığı medya çağından önce oynamaları olurken, bazıları Tiger Woods’a denk gelip onun gölgesinde kaldı.
Bazıları da ABD merkezli golf sporunun, başka kıtalarda olmalarından dolayı gölgede kalmaları.
** Bir golf turnuvasında oynarken, eşi Margaret Drinnen zor bir doğum sürecine girince acilen eve dönmesi gerektiği haberini alır. Fakat eve vardığında hem eşini hem de yeni doğan bebeğini kaybetmiştir. Bu trajik olay onun için öyle bir büyük bir yıkım olur ki, kara günden sadece üç ay sonra hayata gözlerini yumar. Ölüm resmi kayıtlarda “pulmoner hemoraji” (akciğerde kanama) olarak geçse de, birçok tarihçi ve kaynak ona “kırık bir kalple” diye metaforik bir son atfeder, çünkü eş ve bebeğinin ölümünden sonra bir daha toparlayamamıştır.
