3 Temmuz’dan Bugüne Fenerbahçe: Kadro ve Transfer Politikası
3 Temmuz sonrası: yöneticilerin içeride, dört kilit oyuncu gitmiş, 2 sene Şampiyonlar Ligi’nden men, kalan topçular neye uğradığını şaşırmış, buna karşın sınırsız taraftar desteği. Yoldan çevirip sorsan çoğu taraftar önümüzdeki 4 seneye bir şampiyonluk, üç de ikincilik sığdıracaksın deseler hemen kabul eder. Maddi ve manevi hasar belli… Aynı taraftarı bugün çevirip sor, belki çoğu mutsuz. Neden? Üç şampiyonluğun en büyük rakibe kaptırmışsın; üçünün ikisinde kılpayı, birinde de işleyen tekere çomak sokarak.
”Kadro Evrimi”
2011’in domine eden kadrosundan bugüne nasıl gelindi? Normalde standart bir Avrupa liginde bir takımın karakterinin bu kadar dalgalanması beklenmez belki ama Fenerbahçe sırasıyla fiziksel güce dayalı oyun, pasa dayalı yavaş oyun, sürekli baskıya dayalı fiziksel oyun ve daha az baskılı ve pasa dayalı oyun arasında gidip geldi. Bu süreçte kadroya minimum takviye yapılırken yaş ortalaması hep arttı. Artık kadro herhangi bir zorlanmayı kaldıramaz hale geldi.
”Dönüşüm”
Köklü değişimin kaçınılmaz olduğu belliydi, hem oyun hem de yönetim açısından. Sportif direktör geldi, TD değişti. Bu iki kişinin seçimi doğru muydu yanlış mı bunu zaman gösterecek. Seçimlerden anaşıldığı kadarıyla takım karakteri açık bir şekilde daha “Yanalvari” bir şekle bürünüyor. 30+ oyuncularla sözleşme yenilenmedi. Bu net bir gösterge. Teknik kadronun aklındaki futbol ne olabilir?
“Yeni” Kurgu
Aslında diziliş çok da farklı olmayacak; çift stoperli sistem. Stoperlerden biri farklı ama; Artık Egemen yerine Kjaer var. Kjaer’in seçilmesi muhtemelen iki stoperin de topu oyuna iyi sokmasının istenmesi. Bekleri değiştirmek için deli olmak lazım. Yorulan Gökhan Gönül’e en iyi destek olacak adam alındı. Eskiden stepnesi Topuz’du!
Orta sahadaki yeni isim Jozef De Souza aslında Topal ile benzer karaktere sahip. Buradan da çift defansif orta saha ile oynanacağı düşünülebilir. Meireles de var, yani aslında o tek transfer ile orta sahayı tamamlama ihtimali var. Sadece bir yedek oyuncu düşünülebilir, Selçuk gittiği için. Yok eğer 4-4-2 oynayacak olsaydın, o zaman ekstra transfer şarttı ama pek öyle gözükmüyor.
Gidişat 4-2-1-3 veya aslında bir türevi olan 4-3-3 şeklinde. Zorlanırsa 4-3-1-2 de oynar. İleri uca Fernandao geldi. Emenike gidecekse bir takviye daha lazım. İleri üçlünün kanatları Nani ve Sow olacak gibi. Alper, Stoch gibi alternatifler mevcut. Bu dizilişte tek problem Diego kalıyor. Kendisinin de isyanı bundan; çünkü 4-3-1-2 dışında bir dizilişte pek şansı yok gibi. Yani daha temkinli oynanacak maçlarda şans bulabilir, tabi eğer mucizevi şekilde sağ kanatta verimli olmayacaksa.
Bunun dışında son kaleci ve stoper transferleri yedek görünümünde. Ospina alınsaydı Volkan yedek kalacaktı. Şimdi muhtemelen ilk 11 olacak. Herhalde Mert’in Volkan’ı yeterince zorlamadığı düşünüldü. Keza Ba da Alves – Kjaer ikilisinin arkasında gözüküyor.
”Daha Kim ya da Kimler Alınabilir? Van Persie ne olacak?”
Şu anda kadro tamamen doldu. Biri gelecekse mutlaka biri gidecek. Ozan Tufan veya Volkan Şen çok mantıklı gözükmüyor. Defansif orta sahaya birinin (Jozef veya Guarin) ve Nani de resmi olarak imza attı; tek seçenek Emenike’yi satıp yerine bir forvet daha almak gözüküyor. Ben olsam 21 yaş altı birini alırım. Hem saha içi yabancı sınırın yok hem de finansal olarak mantıklı. Hele bir de tutarsa çok faydası olur. Porto böyle Porto oluyor… Kadroda boşluk yaratılabilirse Emenike satılmadan da biri gelebilir. RvP gelirse ve eğer Topuz veya Kesimal gibi biri gönderilebilirse o zaman Emenike kalabilir. Tabi bu kadar adamın yanında forma şansı bulması zor, kendisi de gitmek isteyebilir. Son günlerde Robben ismi dolaşıyor. Sow satılmadan bunun olması mantıklı gözükmüyor.
Kadroya takviyeler gelebilir ama bugün itibariyle Muhtemel İlk 11..
Klasiktir, yapmadan geçmeyelim…
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail : ertu.oner@abcspor.com
twitter : @ErtugrulOner
