Çalışmakta olan iş makinelerin saatlerce seyretmek nasıl bir zevktir, pek anlayabildiğim bir şey değil. dozerseyret.com adında konuyla alakalı bir site bile var. Yurdum insanı seviyor belli ki dozer seyretmeyi abi. Bazen öylesine bir kalabalık birikir ki inşaat sahasının etrafında, yiyecek satan seyyar satıcılar bile gelir. Ne kadar acı ki, memlekette dozer çalışsa bizim seyirciden daha fazlası toplanır, bu konuya sürekli değinecegim bu sene, bugün de yeterli seyirci yoktu. Seyirci her zaman itici güç değil, aynı zamanda da bir savunma kalkanı.
Lens ve Ozan’ın yokluğunda Alanyaspor’a karşı sahne alan Fenerbahçe, seyircisinin de eksikliğinde karşısında yine sert bir takım ve bu sertliğe göz yuman bir hakem buldu.. Fenerbahçe maça beklediğimiz gibi tempolu başladı, orta sahadan topu üçüncü bölgeye çabuk taşıdı ama yine oralarda topu ezdi, kaybetti, iki kere de etkili kontra yedi ilk yarıda. 6.dakikada Josef’in attığı golü ben de ofsayt gibi gördüm ama Emenike’nin pozisyonu bana penaltı gibi geldi. Fenerbahçeli oyuncular bir şeyler yapmak için uğraşıyorlar, mücadele ediyorlar en azından ama kadro sıkıntılı. Topal’ın attığı gol de zaten böyle bir mücadelenin meyvesi. Fenerbahçe bu sezon belli ki hızlı kanat adamlarıyla sonuca giden bir takım olacak ama Lens olmayınca bir kanadın kırık kalıyor işte böyle.
Kimse beğenmese de Ozan sistemin kilit isimlerinden biri. O da olmayınca orta sahadan top etkin çıkmadı, Volkan da çok etkili olamadı. İlk yarının son dakikasındaki pozisyonunu gol yapmalıydı Van Persie ise sırtına geçirmiş bir 10 numara ama yok aslında bir numara, umutsuz vaka göruntüsündeydi ilk yarıda. Van Der Wiel yine varla yok arasında bir yerlerdeydi, Hasan Ali aynı, stoperlerse sert ama ağırdı. İkinci yarıya Fenerbahçe biraz durgun başlarken Alanyaspor orta sahayı biraz daha kalabalık tutarak başladı. Belli ki Fenerbahçe orta sahasının dar alanda pas yapamadığını farketti hoca, “ağır stoperlerin arkasına top atarım, olur da gol atarsak dan dun oynarız” hesabı yapmış, tuttu da..
Fenerbahçe 58. dakikada golü yedi kontradan ve kabus dakikaları başladı.. Top Van Der Wiel’in arkasına atıldı, ters kademedeki adamı da Hasan Ali bıraktı açıkçası. Fenerbahçe’nin bu defans kurgusu yanlış. O göbeğe bir Yobo lazım. Golden sonra hoca önce Aatıf, Emenike hamlesi yaptı, ardından da Stoch ama hiç bir şekilde önceki maçlarda sağladığı pozisyon zenginliğini bulamadı. Önceki maçlarda risk almış ve karşılığını da görmüştü oysa. Sebebi belli, orta sahada Ozan gibi top kapan ve dağıtan adamı yoktu, Aatıf ise çok kötüydü haklı olarak. Volkan’ın getirip gol yapamadığı ve Skretel’in son dakikada atamadığı hava topu dışında hiç bir şey üretemedi Fenerbahçe. Orta sahada rebound toplamakta da zorlandı ve Fenerbahçe kendi sahasında yine bir puan kaybı daha yaşadı.
Fenerbahçe ile ilgili beklentimizi biraz daha aşağı çekmemiz gerekiyor açıkçası. Kadro hem kalite anlamında eksik hem de çok hassas. Bir oyuncunun eksikliği bile tüm düzeni aksatıyor.. Bu kadronun musebbibi, Fenerbahçe’yi borç batağına kimin sürüklediği, yanlış hocalar ve üç kağıtçı menajer tercihleriyle takımı kimin madara ettiği malumunuz. Bugün de tribünden nasibini aldı. Bir bir biri birilerine bakar bakar dururuz, bir bir biri birilerinin kaynanasına da hürmetler eder eder dururuz bu sene.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907