Bugünkü yazımda sizler için Milli Basketbol Takımı’mızın FIBA 2014 Aday Kadrosu’nu değerlendireceğim. Şimdiden iç karartıcı bir yazı olacağının uyarısını veriyorum size, çünkü işler gerçekten iyi gitmiyor!
Son olarak İspanya ile önce İspanya, daha sonra Türkiye’de birer kez karşı karşıya gelen Millilerimiz, 3 gün içinde İspanya’yla 2 kez karşılaşmış oldu. Değerlendirmemizde de İspanya’nın galip geldiği bu 2 maçın büyük katkısı olacak.
Öncelikle İspanya’nın ev sahibi ve daha iddaalı bir takıma sahip olduğu için bizden çok daha hazır, istekli ve umutlu olarak bu iki karşılaşmaya çıktığını unutmayalım. Fakat buna rağmen 2 maçta da İspanya’ya rakip OLAMAMAMIZ kabul edilebilecek bir şey değil. İspanya’daki maça nazaran ülkemizdeki maçta daha dirençli olsak ta, İspanya işler biraz ciddiye bindiğinde bize karşı nasıl bir üstünlüğe sahip olduğunu direkt olarak ortaya koydu. Peki İspanya’ya rakip olamamamızın nedeni ne, önce tek tek oyuncuları değerlendirelim, daha sonrada takımın genel değerlendirmesini yaparak görelim..
Kerem Gönlüm…Takımda olmasının en büyük nedenlerinden biri tecrübesi, fakat bunun dışında herzamanki gibi yaptığı ekstra işlerle ortaya çıkıyor hücum ribaund’ları, son anda ekstra bir çabayla çevirmeyi başardığı toplar gibi. Fakat Kerem Gönlüm artık 37 yaşında ve ondan düzenli bir katkı beklemek yerine, onu bir joker olarak kullanmamız en doğrusu olacak tabii ki.
Cedi Osman…Takımımızın genç yıldızı Cedi Osman, takıma bu turnuvada hızıyla, potaya gidebilmesiyle kesinlikle katkı sağlayacaktır. Fakat onun henüz çok genç olduğunu ve böylesine bir turnuva için tecrübesiz olduğunu unutmayalım. Buna rağmen kendini çok bilerek oynuyor Cedi, iyi bir turnuva geçirmesi muhtemel.
Doğuş Balbay…Oyunun sadece tek yönünü oynayabilmesi ve diğer yönünde adeta 0 olması nedeniyle koç Ergin Ataman’ın ona çok fazla şans vereceğini düşünmesemde, oyunun belli bölümlerinde yapacağı savunmayla ve savunmaya getireceği enerjiyle işimize yarayabilir Doğuş Balbay.
Sinan Güler… Oyunun çift yönünü oynamakta zorluk yaşayan bir oyuncumuz da Sinan, fakat o Doğuş gibi ‘0’ değil hücum yönünde. Yine de hücum açısından çok eksik olması takımda sorun yaratıyor, ceza şutlarını ne kadar yüzdeli kullanırsa şansımızı o kadar arttıracaktır.
Ender Arslan… Ergin Ataman’ın 1. PG seçimi olabilir Ender. Fakat eskisi kadar enerjik değil ve oyuna beklenilen enerjiyi getiremiyor. Yine de 1. seçim için Kerem Tunçeri’yle birlikte en büyük aday.
Cenk Akyol… Yüksek 3’lük yüzdesiyle ve kestiği ceza şutlarıyla kesinlikle hücumda büyük katkı verebilecek olan Cenk, işin savunma yönünde ise yumuşak ve eksik kalmamıza neden oluyor. Hücum-Savunma dengesini oturtamayan bir başka oyuncumuz daha, fakat Bench’ten gelip iyi işler çıkartacağına eminim.
Furkan Aldemir… Uzun rotasyonumuzun bir parçası olan Furkan, beklenilen gelişmeyi geçtiğimiz yıllarda kaydedemedi ve pota altında fiziksel olarak zayıf kalıyor. Bakalım Ergin Ataman ona ne kadar şans verecek.
Oğuz Savaş…Hücum yönünde iyi katkılar verebilcek olsa da, savunmadaki eksikliğiyle büyük sorunlar yaratıyor bize Oğuz. Özellikle bulunduğu 5’te yanında Ömer olmazsa, işler kötü.
Emir Preldzic… Oyunun iki yönünü de oynayabilen nadir oyuncularımızdan Emir. Turnuvadaki en önemli kozlarımızdan biri, fakat o ne kadar ilacımız olabilir, büyük soru işareti.
Barış Hersek… Eğer 3 sayı tehdidi olmasa takımda bulunamayacak olan Barış Hersek, bunun yanında bir uzuna göre top hakimiyeti iyi olan bir oyuncu. Fakat işin savunma beğenmediğim oyuncularımızdan biri.
Barış Ermiş… Guard rotasyonumuzda fazla şans bulabileceğini sanmıyorum, büyük ihtimalle kadrodan çıkartılacaktır.
Kerem Tunçeri… Yıllardır takımımızın 1 numaralı PG seçimi olan Kerem, bu sene de büyük ihtimalle 1.seçim olacaktır fakat artık o düzeyden çok uzak, ve 1. seçim olmasının tek nedeni alternatifinin olmaması. En iyi alternatif Ender Arslan olunca, hala ilk 5 oynama şansı var.
Ömer Aşık… Kesinlikle takımımızın en önemli oyuncusu, sertlik adına tek parçamız belki de. Özellikle pota altında savunma yapmayı fazla bilmeyen ve fiziksel olarak eksik oyunculara sahibiz, işler böyle olunca Ömer’in pota savunması ve sertliği bizim için çok önemli.
Melih Mahmutoğlu… Genç yıldız adaylarımızdan biri de Melih, turnuvada tecrübe kazanacaktır fakat çok fazla süre alabileceğini düşünmüyorum. Takıma katabileceği fazla bir şey olmayacak.
Şimdi birde takımı genel olarak değerlendirecek olursak, en büyük sorunumuz oyunun hep tek yönünü oynayabilen oyunculara sahip olmamız. Bu nedenle Hücum-Savunma dengesini sağlamamız imkansız gibi görünüyor. Başarılı bir ‘Takım’ olabilmek için yeterli çeşitliliğe ve potansiyele sahip değiliz.
Hidayet takımı bıraktı ve Enes&Ersan ikilisinden yoksunuz. Kalite açısından yetersiz olmamızın en büyük nedenlerinden biri bu. Milli Takım’ın bir geçiş evresi yaşadığını düşünüyorum ve artık Ender, Kerem Tunçeri, Kerem Gönlüm gibi oyuncuların belki de son turnuvası. Gerçi alternatifleri olmadığını düşünürsek en azından Ender bir süre daha Milli Takım’da kalacaktır.
Fakat son yılların en kötü Milli Takım’larından biriyle çıkıyoruz turnuvaya, belki de en kötüsü. Ne yazık ki hiçbir umudum yok Milli Takım hakkında, umarım beni yanıltır 12 Dev Adam..
