Kötü Oyun, Kötü Hakem
Hiç uzatmadan girelim konuya. Beşiktaş Şenol Güneş’in 4. Senesinde hala bir oyun oturtabilmiş değil. Sebebi de çok basit. Zira bu maç öncesine kadar orta sahası şekillenmemişti. Mali sorunlar, transferleri geciktiriyor, haliyle orta sahası değişen takımlar sıkıntı çekiyorlar. Şenol Güneş’in ilk şampiyonluğunda orta saha zaten hazırdı. İkinci şampiyonluğunda zaten rakibi yoktu. Şampiyonalar ligindeki başarılı senesinde ise, orta sahası gene hazır girmişti seneye. Bu sene gene oyun kurcusu belli olmayan bir takım halindeydi. Bu sebeple, topu şişirerek kanatlara topu atma gibi bir hastalık da yerleşmiş görünüyor. Ne Oğuzhan ne de Tolgay yaratıcı orta saha oyununu kuramıyor.
Bu sebeplerle, Şenol Güneş’in takıma bir an evvel bir kimlik kazandırması gerekiyor. İki-üç sene önce arkasına yaslanarak maçları seyreden seyirci sürekli tedirgin. Bunun sebebi, oyun şablonu henüz yok. Beşiktaş takımı yaklaşık 60 metrelerde oynuyor ki, bu çok doğru bir oyun tarzı değil.
Gelelim işin iyi taraflarına. Her ne kadar Karius iki maçta, iki hatalı gol yemiş olsa da, zamanla oturacağını ve kalede güvenceyi sağlayacağını düşünüyorum. Bugün yediği golde, modern kaleci olma hevesi ana etkendi. Şenol Güneş onu daha iyi noktaya getirecektir. Ljajic ilk maçına çıktı bugün. Birkaç topu ezme dışında, rahatlıkla söyleyebilirim ki, kalitesi çok yerinde bir oyuncu. Şenol Güneş kazanma isteği yerinde olursa, bu oyuncudan nefis bir orta saha yaratır. Tek şansızlığı, ileride Gomez değil, sıradan santraforların olması. Q7 daha yaşlı, Töre hala ortalıklarda yok, Oğuzhan da, sürekli seyirci baskısında.
İşi kolay değil Beşiktaş’ın. Ama rakiplerinin de durumu çok iç açıcı değil. Bir rakibi yeni takım kurma derdinde, öbürü yakında Şampiyonalar liginin yıpratıcı arenasında hırpalanırken, forvetsiz üç kulvarı yürütmek zorunda olacak. Liderle aradaki puan farkı sadece iki olduğuna göre sıkıntı yapacak bir durum da yok ortada.
Gelelim maçın berbat adamı olan hakemine. Ben bu düdüğe hiç ısınamıyordum. Maçın başından sonuna kadar, neredeyse tek bir avantaj uygulatmadı. Oyunu kesen hakem kötü hakemdir. Tamam sen, beceriksiz, bilgisiz bir hakem olabilirsin Meler. Ama Beşiktaş’ın en kritik oyuncusunu eften püften sarı kartlar gösterip, vermek için yırtındığın kırmızıyı, üstelik Fenerbahçe deplasmanı öncesi verirsen, senin iyi niyetinden konuşmak mümkün olmaz. Bilen bilir, kaybettiğimiz hiç bir maçı hakeme bağlamadım.
Hakemi de yeneceksin dedim, ki, bugün Beşiktaş hakemi de yendi. İyi de, derbiye en önemli adamını kaybetti. İşte bu düdük makarnası, sadece bu maçı değil, bir sonraki maçı da katletti. Abuk subuk bir sürü kural Beşiktaş maçlarında icad ediliyor. Türlü türlü cezalar Beşiktaş maçlarında ortaya çıkıyor. Artık cidden yetti. Kabak tadı verdi. Her takım hakemden şikayet eder de, Beşiktaş kazandığı maçta bile hakemden şikayetçi ise, bunun bir sebebine bakılmalı. Dünya kupasında ne güzel hakemler, hatta VAR uygulamaları izledik. Bizim lig gene düğün şenlik. Kim kime, dum duma.
Beşiktaş bu haftaki hazırlık niteliğindeki Avrupa maçında orta sahayı oturtmanın provasını iyice yapmalı. Şenol Güneş, bu sene uygulayacağı oyun sistemini artık uygulamalı. Aksi taktirde iş zor. Bir de ara transferde alınacak santrafor mutlaka bir an evvel belirlensin. Love mı Pektemek mi, Negredo mu, hangisi gidecekse de gitsin.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: cuneyd.yuzak@abcspor.com
twitter: @cyuzak
