ÖZELLİKLE SON 5 İSİM İLE YAPTIĞIM RÖPORTAJIMDA İLK ÖNCE DİKKAT ÇEKTİĞİM HUSUS GALATASARAY’IN KÖTÜ MADDİ DURUMU. SİZDE GALATASARAY KONGRE ÜYESİSİNİZ BİZE GALATASARIN MADDİ ÇÖKÜSÜNÜ BU ÇÖKÜŞ İÇERİSİNDEKİ ÇIRPINIŞLARINI ANLATIR MISINIZ?
Faruk Süren döneminde başlayan kulübün borçlanması, bu borçlanmanın banka kredileri ile olması, stadın değişmesi, yıkılması, yeniden yapılması derken o süreçte yaşanılan gelişmeleri öncelikle bu başlıklar altında toparlayarak soruna cevap vermek istiyorum sevgili Kaan. Faruk Süren ile başlayan ELC satışından sonra tribün gelirindeki düşüşler (%20’lik kısmın kaybedilmesi) her sene ELC’den kurtulana kadar gelirlerin yitirilişi Galatasaray’a ciddi kan kaybettirmişti. Mehmet Cansun döneminde 8 aylık dönemde kazanlına şampiyonluk var, sportif anlamda bir başarı var ama mali açıdan bu dönemdeki durum olumlu ya da olumsuz herhangi bir tabloya getirilmedi. Galatasaray TT Arenaya geçtikten sonra ben mali açıdan toparlanabileceğini düşünüyordum çünkü ciddi bir loca geliri, kombine geliri gerçi loca ve kombinelerin bir kısmı Adnan Polat döneminde satılmıştı bu tabloda o beklenen olumlu mali tablo gerçekleşmedi. Bu durumun bu noktalara gelmesi daha 2000’li yıllarda başlıyor.
2011 YILINDA GALATASARAY’ A ÇAĞ ATLATACAĞI GÖZÜYLE BAKILAN ÜNAL AYSAL BAŞKANLIK KOLTUĞUNA GETİRİLDİ LAKİN BOMBAYI BIRAKIP KAÇTI EVET SORUNLAR 2000 YILINDAN İTİBAREN BAŞLIYOR AMA 2011 YILINDAN İTİBAREN DORUK NOKTASINA ÇIKTI PEKİ BU DURUM İÇİN NELER SÖYLERSİNİZ?
Fatih Terim’in takımın başına gelmesinden sonraki transferlerle birlikte kulüp toparlanma içine girdi öncelikle bunu söyleyerek başlayalım. Mali açıdan toparlanabilirdi ancak o ve ondan sonraki senelerde fütursuz transfer harcamaları o dönemlerde kulüp içerisindeki savurganlığın üst düzeylere çıkması, personel artışı, yüksek maaşla insanların kulübe alınışı bunları da alt alta topladığınızda ciddi maliyetler ortaya çıkıyor. Ünal Aysal belki çok iyi bir işadamı, Avrupa’da yaşamış, ticari kurallara göre Avrupa’ya uyan birisi ama Türkiye Spor Ekonomisinin başka kuralları var. Baktığımızda bu ülkedeki bütün kulüplerin borçları var ama Galatasaray’ın borcu o kadar başka boyutlara geldi ki Galatasaray’ın eli kolu bağlandı. İlk sezonda gelen şampiyonluk sonrasında Ünal Aysal ve Fatih Terim arasındaki uyumsuzluk başarı geldi diye ötelendi. O süreçten sonra aradaki uyumsuzluk patlak verdi. Fatih Terim’in gönderilmesinden sonra takımın başına Mancini getirildi ve Ünal Aysal panik olmaya başladı. Öncesinde Drogba ve Sneijder’in transferleri Galatasaray taraftarını, yönetimi ve Ünal Aysal’ı sarhoş etmişti. Drogba var, Sneijder var denilip günlük güneşlik hava oluşturulmuştu. 1 sene sonra devre arasında yapılan transferlerin hemen hepsi fiyaskoya dönüştü. Basketbol şubesinde de savurganlık vardı bunu da belirtelim. Bunların hepsinin sonucu olarak şunu söyleyebilirim ki ipin ucu kaçmıştı, mali açıdan kontrol edilemez bir hale gelmişti Galatasaray ve Ünal Bey’de işin içinden çıkamayacağını anladığı için bırakıp gitti.
UEFA’NIN NEFESİNİ BU DÖNEMDEN SONRA ENSESİNDE HİSSETMEYE BAŞLADI GALATASARAY. UEFA KRİTERLERİ ÜZERİNDEN GİDERSEK O DÖNEMDE GALATASARAY BİLANÇOSUNDA ÇOK FAİŞ RAKAMLAR MI VARDI?
UEFA 3 yılda 45.000.000 Euro zarar edebilirsin diyor ama Galatasaray 1 yılda 60.000.000 Euro zarar etti. Bu aklın mantığın bittiği andı Galatasaray için.
BU KÖTÜ DURUMDA GALATASARAY SEÇİMLİ GENEL KURULA GİTTİ. SANDIKTAN DUYGUN YARSUVAT ÇIKTI DAHASONRA DURSUN ÖZBEK SAZI ELİNE ALDI BU GALATASARAY’I POZİTİF ANLAMDA ELBETTE ETKİLEDİ AMA BEN DAHA ÇOK YÖNETİM KADEMESİ VE UYUMU SORMAK İSTİYORUM. ŞUAN DURSUN ÖZBEK TARTIŞILIYOR BU SÜREÇ HAKKIND Kİ GÖRÜŞLERİNİZ NELERDİR?
Senin de belirttiğin üzere Kaan, Duygun Yarsuvat’ın kısa dönem başkanlığı sonrasında Dursun Özbek’in başkan seçilmesiyle apar topar bir yönetim oluşturuldu. Cüneyt Tanman futbol şubesine getirildi. Tanman hiçbir zaman iyi yönetici olmadıfutbol aklı olarak getirilen Tanman ilk giden isim oldu Galatasaray’da. Galatasaray yönetiminin futbol aklı olmadığı için transferlerde de doğru hamleler yapılmadı. Bazen parasızda transfer yapılabilir illa milyon dolarların olması gerekmiyor. Artık yabancı sınırlanması kalkmış, bonservisi elinde bir sürü oyuncu var piyasada. Galatasaray yönetimi iş bilmez davrandı. Dursun Özbek ve kardeşi bu işi bilmiyor. Birçok oyuncunun bonservisi elindeydi hatta şuan Trabzonspor’da oynayan M’Bia bile Galatasaray’a gelmek istemişti. M’Bia’nın menajeri Florya’ya gelerek oyuncuyu alın dedi ama istemediler. Astana maçında sefil duruma düşen orta saha oyuncularından çok daha düşük ve bedelsiz bir şekilde oyuncular alınabilirdi. Bu verileri de alt alta topladığımızda Galatasaray’ın mevcut yönetimi son derece başarısız.
SEÇİMLİ GENEL KURUL BEKLİYOR MUSUNUZ?
Şu an beklemiyorum.
GALATASARAY’IN MEVCUT KADROSUNU NASIL BULUYORSUNUZ?
Galatasaray’ın mevcut kadrosu son 10 yılın en berbat kadrosu. 2010-2011 sezonunda 8. Olan kadroya yakında diyebiliriz. Şuan evet elinde Sneijder, Muslera, Podolski var ama şunun altını çizelim ki 3 tane çok iyi oyuncu 8 tanede son derece sıradan vasat oyuncular var. Bursaspor’a, Eskişehirspor’a satsan almayacak oyuncularla dolu Galatasaray’ın kadrosu. Sabri’yi kadro dışı bıraktılar bir tane kulüp dahi istemedi. Böyle bir oyuncuya yılda 2.000.000 Euro’ya yakın para verip kontrat imzalıyorsunuz bu durum işte Galatasaray’da ki savurganlığı gösteriyor bizlere.
LİSE OLAYINA GELMEK İSTİYORUM. SEVGİLİ SÜLEYMAN RODOP ABİMLEDE BU KONUYU ÇOKÇA KONUŞTUK. SİZDE GALATASARAY KONGRE ÜYESİSİNİZ O HAVAYI BİZLERE ANLATIR MISINIZ?
Lise Galatasaray’ın gururudur öncelikle bunu söyleyelim. Galatasaray Lisesi Galatasaray’ı dünyadaki bütün kulüplerden ayıran en önemli özelliktir. Galatasaray bir semt, mahalle, şehir takımı değildir. Galatasaray bir okulun, bir kültürün yuvasından doğan bir kurumdur. Bu kültür yuvası sonrasında dünyaya ayak uydurmuşken, dünyaya açılmışken, sportif anlamda Türkiye’yi aşmı,ş sınırları zorlamışken lisenin derin güçleri liseyle birlikte kulüp bizim kontrolümüzde kalsın dediler. İnan Kıraç, liseliler ve bunlara ayak uyduran isimlere liseli diyebiliriz.
GALATASARAY’DA Kİ KONGRE ÜYELERİNİN YAPISI NASIL? LİSELİ OLMAYANLARI SORUYORUM
Kongre üyeleri çok dağınık vaziyetteler. Liseli organize bir grup var. Ünal Aysal’dan sonra Duygun Yarsuvat’ı seçen sonrasında Dursun Özbek’i seçen bu organize grup Galatasaray alaylılarının şuan için aşması mümkün gözükmüyor. Çünkü dağınık durumdalar, her kafadan bir ses çıkıyor. Şuan alaylıları arkasına çekecek, destek sağlayacak bir başkan profili şuan için Galatasaray’da pek mümkün gözükmüyor. Bu işe soyunacak birçok insanda Galatasaray’da yöneticilere yapılan hakaretler ve eleştirilerden dolayı bu işe girmiyorlar. Şuan kulüp lisenin kontrolünde. Geçenlerde sevgili Süleyman Rodop kardeşim çok anlamlı bir tweet attı. Başkan liseli, divan başkanı liseli, yöneticilerin büyük ağırlığı liseli, televizyon başındaki adam liseli, sicil kurulu başkanı liseli, denetleme kurulu başkanı liseli zaten bu tweet Galatasaray’daki lise hegemonyasının çok net anlatıyor.
CEM UZAN GELİYOR MU BUNU HERKES SORUYOR?
Bunlar komedi Kaan. Cem Uzan ilk önce ülkeye girsin. İnsanların bu tip olaylarla gündeme gelmesi onların hoşlarına gidiyor olabilir. Cem Uzan yıllardır yurt dışında sürgün hayatı yaşıyor, muhakkak ki bir özlem içerisindedir ama bu tarz şeyler komedi. Galatasaray üzerinden kendisini gündeme getirmeye çalışıyor. Hadi geldi diyelim gelse bile seçtirmezler. Dışarıdan konuşmak, kandırmak kolay böyle bir şeyin olması mümkün değil. Galatasaray’ın gerçekleri buna müsaade etmez.
FENERBAHÇE İLE İLGİLİ NELER SÖYLERSİNİZ?
Çok doğru transfer hamleleri yaptılar. Ancak geçen sezon Aziz Yıldırım kendi şahsi tasarrufunda yönetiminde üstünde hatalı karalar verdi. Geçen senede Fenerbahçe’nin Galatasaray’dan daha iyi kadrosu vardı. Fenerbahçe o iyi kadroya nokta transferlerle daha da güçlendiler. 7-8 tane oyuncu direkt oynuyor. Kjaer ve De Souza ilgili tereddütlerim var onun haricinde Fenerbahçe’nin politikasını beğeniyorum.
BEŞİKTAŞ İLE İLGİLİ NELER SÖYLERSİNİZ?
Şenol Güneşli Beşiktaş’ın doğru yolda olduğunu görüyorum. Yıldırım Demirören’den sonra Fikret Orman dönemine baktığınızda borç içindeki darmadağın olmuş Beşiktaş’ın durum pozitif. Statları olmaması rağmen, gelirleri olmamasına rağmen çok iyi kadro oluşturdular. Galatasaray’ın 15 oyuncuya Fenerbahçe’nin 3 oyuncuya Beşiktaş’ın 2 oyuncuya ihtiyacı var bu hamleleri de yaptıktan sonra Beşiktaş’ın bütün sorunları çözülmüş olur.
Önümüzdeki 5 yıl adına en umutlu takım bence Beşiktaş.
Not: Sevgili Kadir Çetinçalı ile bu röportajımızı Ekim ayının ilk haftasında yaptık.
Saygılarımla…
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail : kaan.ilhan@abcspor.com
Twitter: @sinyorrkaan
