İŞÇİSİN SEN İŞÇİ KALCem Karaca’nın meşhur “Tamirci Çırağı” şarkısını bilirsiniz. Kabuğunu kırmaya çalışıp kendi sosyo-ekonomik sınıfının dışından bir kıza abayı yakan tamirci çırağına, Hintlilerin kast sisteminde olduğu gibi ait olduğu yeri ustası hatılartır ve ‘işçisin sen, işçi kal’ der. Tabii sonuçta bir Anadolu takımı kıvamında olmasa da üç büyükler içinde Beşiktaş’a da sık sık sarışın ağababaların yanında bu hatırlatma yapılır.
Çarşı’da içtiğim dört duble rakının ardından kafamda binlerce düşünce akıp giderken ve klavye bu düşüncelerin yanında çok yavaş kalırken yakalayabildiklerim şöyle:*** Fenerbahçe iyi top oynadı. Türkiye’nin en zor deplasmanı ve yıllardır kendi sahasında çok zor puan kaybediyor.
***Beşiktaş kötü değildi. Oyunun belli bölümlerinde çok da iyi baskı kurdu ama yine beceriksizlik, kalite eksikliği, heyecan vs. Vs. Vs.
*** Kadıköy’de her zaman 12 kişiye karşı mücadeleye hazır olmalı ama bugün Cüneyt Çakır Türkiye’deki eyyam potansiyelini tam dolduramadığı için Fenerbahçe 11,5 kişiydi diyebiliriz. O yarım kişinin de etkisini yadsımamak lazım ama…
*** İğneyi başkasına, çuvaldızı kendine batır. Kardeşim, yakalayınca at!! Karşında KFF (kaşar futbolcu faktörü) varsa ve Türkiye’nin kendisi hariç kalanı bu takımdan hazzetmiyorsa ve seni destekliyorsa, sen de kendini aş ve 11 senedir yenemediğin takımdan en azından çok işine yarayacak 1 puanı al. Sende o potansiyel var ama yıldızların devreye girmez ve Gomez merak ettiği Kadıköy’de yeni gelin gibi kırıtırsa, Oğuzhan kaybolursa bu iş olmaz.
*** Şenol hocam, bu Olcay senin evlatlığın mı? Bal yapmayan arı klişesi herhalde onun için icat edilmiş ama bu arı sonunda dikenini sana da saplayacak.*** Beşiktaş oynayamadıysa elbette bunda oyununu bozan Fenerbahçe’yi de tebrik etmek lazım. Haksızlığın lüzumu yok.
*** Kadro değerlerine bakınca bir de üzerine 50.000 kişiyi ekleyince yine bu sonuç anormal değil de, be Alexis kardeşim, ipi illa senin mi çekmen gerekiyordu?
*** Ligdeki ilk golünü atan Volkan Şen (süper antipatik ve sevimsiz bir adam) ve eleştirilerin odağındaki Ozan Tufan’ı kahraman yapan Beşiktaş. Şart mıydı o zaten geniş kadroyu daha da genişletmen?
*** Hayat hiçbir zaman adil olmadı ve en azından biz yaşadığımız sürece de olmayacak. Yıllar boyu Emre’den, Alex’ten, Hakan Şükür’den kurtulmayı bekledik. Volkan Demirel’den de elbet bir gün kurtulacağız ama rakipler bizim hangi futbolcumuzdan kurtulmayı bekliyor yıllardır??? Cevap: Hiç kimse. O zaman yine iğne-çuvaldız.
*** Sosyalist hocamızla çok devrimciyiz, takım ruhumuz güzel, dayanışma süper ama endüstriyel ve kapitalist futbol aziz başkanıyla, yıldırım tff’siyle ve şanlı yayıncı kuruluşuyla tesadüflere hiç yer bırakmıyor.*** Şaşırt be kardeşim. Bir gün de şaşırt! 20 yıllık evli kocanın karısını şaşırttığı gibi şaşırt da beklenmeyeni yap, topun direkten dönmesin, vurduğun gol olsun da sevindir seni sevenleri.
Bu düşünceler haftanın en sevimsiz günü Pazartesi’ni daha da çirkin hale getirirken enseyi yine de karartmayıp eksik maçımızı da kazanırsak 1 puan öne geçip şampiyonluk yarışında hala önde olduğumuzu görmek de bardağın dolu tarafı. Rakip, evet her yıl şampiyonluk isteyen ve arkasında büyük taraftar-medya-ekonomi üçgeniyle doymak bilmeyen bir makine ve yaptığı bunca yatırımın karşılığını almak için önüne gelen her şeyi ezebilir ama bu noktada sen de isyan edip zincirlerinden başka kaybedecek bir şeyin olmadığını anlayıp kalan maçlarını almalısın. O zaman belki bu b.ktan sistemin içinde bir delik açmış olursun!
mail : gorkem.isik@abcspor.com
twitter : @saturnocontro3
