https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

GÖNÜLLERİN DÜNYA ŞAMPİYONU JAPONYA

Okunması Gerekenler

GÖNÜLLERİN DÜNYA ŞAMPİYONU JAPONYA

Pazartesi günü Dünya Kupası’nda çeyrek final bileti için mücadeleye çıkan Belçika- Japonya maçı şüphesiz turnuvanın en nefes kesen mücadelelerinden biri oldu. Maç Belçika’nın 2-0 geriden gelerek Japonya’yı mağlup etmesiyle sonuçlansa da Japon milli takımı ve taraftarları herkesin kalbinde taht kurdu.

Turnuvaya veda eden Japonya, mağlubiyete rağmen ne saygılarından ne de teşekkür etme kültürlerinden ödün verdiler. Herhalde stadyumu temizleyen japon taraftarlar ve soyunma odalarını tertemiz bırakıp çıkan ve ev sahibi ülkeye anadillerinde bir teşekkür notunu borç bilen japon takımın görüntüleri herkesin yüzünde tebessüm bırakan en güzel görüntülerdendi. Batı için bu oldukça hayret verici olsa da aslında bu Japon kültürü için çok doğal bir davranış biçimi.

Japonlar, stadyumu bir tepki olsun diye temizlemediler. Onlara böyle bir direktif de gelmedi ya da toplu böyle bir karar vermediler. Bu onların içgüdüsel bir hareketi. Japonlar olağan olarak her zaman yaptıklarını yaptılar, arkalarını topladılar ve kimselere yük bırakmadılar.

Asya kültürünü yakından tanıyanlar aslında bunu oldukça net bilirler. Büyük şehirler de olsun ücra köşede bir köy de, çevre daima temizdir. Bu onlar için basitçe bir nezaket göstergesi. Herkes kendinden sorumlu ve işlerini bir başkasının sırtına yüklemek onlar için bir saygı yoksunluğu. Uluslararası mecrada da gösterdikleri bu davranış özel bir çaba ve bilinçten gelmiyor, tek yaptıkları her yerde kendileri gibi olmak. Peki bu kültür nasıl işleniyor? Nasıl bu kadar istisnasız hepsi aynı eylemi gerçekleştiriyor? Takımı kaybetti diye gözyaşları dökerken, kendi çöpü olsun ya da olmasın, yere eğilmiş çöpleri toplayan taraftarlar…

Her şey eğitimle başlıyor. Her konuda bunu özellikle söylüyoruz, bir kültürün ve bilincin işlendiği evrendir okullar. Japonya’da da bu bilinç aynı bu şekilde. Orada okulların neredeyse hiçbirinde temizlik çalışanları yok. Öğrencilere kendi eylemlerinden sorumlu olmaları gerektiği, herkesin alanına saygı duyulması gerektiği ve toplu olarak grup bilinciyle iş bitirebilme öğretiliyor. Her öğrenci arkadaşları ile birlikte kendi sınıflarını, koridorlarını süpürüyor, çöplerini topluyorlar. Ayrıca bu öğretim şekli hükümet tarafından zorunlu tutulan bir uygulama da değil.

Bu bilinç şehirlerine de yansıyor. Mega şehirlerin temizliği dünyanın diğer büyük şehirlerinden gelen insanlara bir kültür şoku yaratıyor. Bu temizlik ve düzen, temizlik işçilerine ve ‘Şehrimizi temiz tutalım’ gibi kampanyalar üzerine harcanan yüksek miktarda vergilerden gelmiyor, emin olun. Kaynağı tek bir şey: Çok basit bir eylem olarak çöplerini yere atmıyorlar. O kadar da gizemli ve zor değilmiş aslında, değil mi? Belki pek çok sebepten dolayı etraflarını kirletmiyorlar ve temiz bir çevre bilincine sahipler ama en önemli sebebinin ortak bilinç ve nezaket olduğu bir gerçek. Ne kadar kolay gösteriyorlar ki aslında öyle de.

Dünya Kupasında da bu güzel görüntülere sebep olan da işte bu kültürel düzen ve etraflarına olan nezaketleri. Keşke hep bu tip turnuvalar ya da uluslararası organizasyonlar olsa da Japonya onur konuğumuz olsa dedirten cinsten görüntüler. Ayrıca böyle güzellikler ve olumlu davranış biçimleri toplu halde etrafına da örnek olma ve daha hızlı şekilde yayılmaya yatkın davranışlar. Bir gülümseme, binlerce tebessüme; bir nazik hareket ve yardım kelebek etkisi biçiminde etrafını da mutlu hale getirmeye ve olumlu davranışın zincirleme olarak hepimize yayılmasını sağlıyor. Japonya’ya tüm futbol taraftarları ve Dünya Kupası takipçileri olarak verdikleri güzel mücadele ve sergiledikleri örnek davranışlardan dolayı teşekkür etmekten başka bir seçenek kalmıyor.

Tabi söylemeden de geçilmiyor. Maalesef bazılarımız için hala bu kadar basit bir hareket neredeyse imkansız olan bir saygı biçimi. Nasıl olsa yerimize tüm kirliliğimizi temizleyecek birileri var, öyle değil mi? Yerimize suçları üstlenen, çöpümüzü taşıyan, arkamızı süpüren kimseler… Bu, yerdeki çöpü toplamaktan çok daha fazlası, sorun aslında temeldeki yenemediğimiz egolarımız. Öğrenemediğimiz eşitlik anlayışı. Bazen bir çöpün, çöpten fazlasını temsil etmesi. Kendi çöpünüz kendi elinize yapışmaz, arkamızda bıraktığımız lekelerimizi temizlemeyi öğrenmek çöpünüzü yere atmamak kadar basit. Keşke olağan olması gereken bu davranışı başkalarını tebrik edip, iki üç güzel kelime söylemek kadar uygulasak da. Temiz çevre, temiz zihniyetler…

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

mail: berna.armagan@abcspor.com

twitter: @bernarmagan

Son Haberler

FUTBOLUN BİTTİĞİ GÜN

Olmaz olsun böyle lig. Olmaz olsun böyle galibiyet. Yeter artık Fenerbahçe'nin bu ülkede maruz kaldığı muamele. Lanet olsun Fenerbahçe'yi senelerdir ırkçılık derecesinde...

Benzer Konular