https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

EUROBASKET 2017 ÇEYREK FİNAL SONUÇLARI

Okunması Gerekenler

Çeyrek finaller, dün itibarıyla tamamlandı. Bu dört maçın ikisi orta karar, biri sıkıcı, bir tanesi ise (beklendiği gibi) olağanüstüydü. Kısaca, nelerin yaşandığına bir göz atalım:

 

 

 

13 Marc Gasol (ESP), 4 Pau Gasol (ESP)Almanya 72 – 84 İspanya

Maçın ilk periyoduna oldukça tutuk başlayan İspanyollar, koç Scariolo’nun yanyana iki uzun (yani Gasol kardeşler) ile oynama ısrarı yüzünden maça oldukça geç ısındılar. Turnuva genelinde iyi şut atan Rubio’nun (bizim yaptığımız gibi) şutunu riske eden ve doğru bir strateji benimseyen Almanlar ise, TheisSchröder ekseninde ilk yarıyı uzun süre önde götürdüler. Fakat yine S-Rod’un oyuna girmesi ile toparlanan İspanyollar, Oriola’nın kötü oyununa karşın Marc Gasol’un bir hayli ivmelenen hücumu ile skora ağırlık koymaya başladılar. Almanya Schröder ve Theis’ın yanına (alıştığımız üzere) 7-8 sayılık katkılar verecek 3-5 skorer daha bulamayınca, İspanya’nın galibiyeti kaçınılmaz oldu.

17 Dennis Schroder (GER), 4 Pau Gasol (ESP)Neticede İspanyollar, favori gibi oynamadan da maçı kazanmış oldular. İspanya’da turnuvadaki en iyi maçını oynayan Marc Gasol 4/6 üçlükle 28 sayı 10 ribaunt 4 asist ve 2 blok ile yıldızlaşırken, Pau Gasol 19 sayı 4 ribaunt, S-Rod 11 sayı 8 asist, Rubio 2 sayı 8 asist, joker Sastre 9 sayı 3 top çalma, Willy Hernangomez de 7 sayı 4 ribaunt ile oynadı. Almanya’da ise Schröder 27 sayı 4 ribaunt 8 asist 7 top kaybı, Theis 15 sayı 4 ribaunt 5 faul, Lo 9 sayı, Theiman da 8 sayı üretti; turnuva genelinde Almanya’yı taşıyan Voigtmann (2s 7r), Tadda (0s 5r 4a), Benzing (4s), Steiger (1s) ve Barthel (6s) ise bu maçta vasatı aşamadı.

 

14 Gasper Vidmar (SLO)Slovenya 103 – 97 Letonya

Değil Eurobasket, tüm basketbol tarihinin en güzel 50 maçından birini seyrettik, desek yeridir. Bu maça dair anlatılacak o kadar nokta ve öykü var ki, kısaca tüm basketbolseverlere bu maçın eksiksiz görüntülerini bulup seyretmelerini, hatta mümkünse arşivlemelerini tavsiye ederek güzide bir özet geçebiliriz. Hakikaten de mağlubuna yazık olduğu bu maçın geneline dair birkaç mühim not belirterek, oyunun kaderinin nasıl şekillendiğini daha iyi anlatabiliriz:

MILD48501) 1. ve 3. periyotta Slovenler, 2. periyotta ise Letonyalılar, adeta “yenilmez armada” gibi oynadılar. Letonya son çeyrekte de göklere çıkıyordu, fakat birkaç azizliğe uğrayıp maçı mağlup tamamladı. 2) Dragic, Miami’de başlattığı akımı milli formaya ilk kez yansıttı ve ne zaman ön plana çıkacağını, ne zaman yardımcı role geçeceğini çok iyi tayin edip nihayet şahane bir liderlik örneği sergiledi. 3) Randolph – Porzingis düellosu, maçın son saniyelerine kadar kalite arz ederken, maç sonunda Randolph’un sportmenliğe tamamen aykırı tavırları yüzünden her iki ismin de oyundan atılması, bize maçın tansiyonunu ispatlasa bile, basketbol adına pek yakışık almadı.

77 Luka Doncic (SLO)4) Hakemler, yine sınıfta kaldı. 5) Porzingis – Doncic düellosu ise, akıllara durgunluk verecek türden bir satranç maçı gibiydi. Doncic 2 kez Porzingis’i kandırıp faul aldırmayı başardı, bir kez de 2.21’lik dev rakibinin üzerinden enfes bir el üstü orta mesafe şutu soktu; fakat 4. raundu ve devamını Letonyalı dev genç kazandı. Bu maçın neticesini, yaşları toplamı 40 eden iki genç cevher belirledi. 6) Doncic’in son periyotta hücum süresi dolarken, orta sahaya yakın yerden dengesizce attığı üçlüğün girmesi, ve Porzingis’in en kritik pozisyonda aşka gelip erkenden kaldırıp attığı üçlüğün çemberin içinden talihsizce sekip çıkması, maçın kaderini değiştiren iki büyük nüanstı.

MILD5395

7) Vidmar, pota altında Porzingis ile gayet iyi başa çıktı; son periyotta ise Letonya’nın hızlı hücumlarında geriye iyi koştu ve üst üste bloklarla rakibinin ivmesini kırdı. 8) İki takımda da, son periyoda girilirken as oyunculardan hemen herkes 3. faulünü almıştı; son periyotta Letonya’nın ilk beşinden 3 faullü Timma hariç herkes 4 faullüydü. Eğer maç uzatmalara gitseydi, müsabaka muhtemelen yedeklerle tamamlanacaktı.

6 Kristaps Porzingis (LAT)Her bakımdan, turnuvanın en güzel maçını seyrettik. Sonlarda hakemlerin Letonya’nın hakkını (Randolph üzerinden) açıkça yediğini iddia edebiliriz; lakin kim kazansa, hak etmiş, kim kaybetse de, yazık olmuş olacaktı nasılsa. Öyle bir maçtı bu. Ve keşke, bu iki rakip çeyrek finalde değil, finalde eşleşmiş olsaydı… 

3 Goran Dragic (SLO)Slovenya’da Dragic 9/15 saha içi isabetle 26 sayı 6 ribaunt 8 asist 6 top kaybı 3 faul, bir kez daha kendini aşan Doncic 4/11 üçlük ve 7/14 genel isabetle 27 sayı 9 ribaunt, Prepelic 12/12 serbest atış ile 17 sayı (en kritik taktik faul atışlarında bile eli titremedi), Vidmar 9 sayı 6 ribaunt 2 asist 4 blok 5 faul, Randolph ise 6/11 ile 16 sayı 9 ribaunt 5 faul üretip galibiyette başı çektiler.

6 Kristaps Porzingis (LAT)Letonya’da 1/7 üçlük isabetine karşın Porzingis 34 sayı 6 ribaunt 5 faul ile sahanın en skoreri olurken, Davis Bertans 6/14 üçlükle 23 sayı 3 asist 5 faul, Dairis Bertans 12 sayı 4 ribaunt 6 asist 5 faul, Smits 10 sayı 3 faul (ve enfes bir smaç), Timma 9 sayı 4 asist 3 faul, Strelnieks 4 sayı 7 ribaunt 9 asist 5 faul kaydetti. Peiners ve Blums, beklentilerin altında kaldı. Janicenoks, nedense yine oynatılmadı. Slovenler maç genelinde faul çizgisinden 32/39, Letonyalılar ise 15/18 isabet buldular.

Muhteşem bir maçtı…

 

MIL23839Yunanistan 69 – 74 Rusya

Hangi aklın eseridir bilinmez, ama Yunanlılar koç Missas’ın korkunç rotasyon tercihleri yüzünden ellerindeki maçı hediye ettiler. Calathes, Bourousis, Sloukas, Printezis ve K-Pap, adam başı 32 dakikanın üzerinde süre aldılar ve özellikle son çeyrekte nefesleri, mecalleri tükendi. Böylece, Shved’in ikinci yarıda bir açılıp pîr açılmasıyla atak yapan (ve Vorontsevich hariç kimseye 30 dakikanın üzerinde süre vermeyen) Ruslar’a cevap bulmaları da mümkün olmadı. Yunanistan’da Tiante, Papapetrou, Agravanis, Mantzaris, (maçın en güzel hareketine imza atan) Papagiannis ve Pappas gibi, turnuva boyunca nöbetleşe kahramanlaşan isimler “toplam” 18 dakika süre bulabildi! Dar rotasyon tercihinde boğulan komşumuza var gücüyle hücum eden Rusya’da da, koç Bazarevich’in maç bitimine doğru Shved’i bir süreliğine kenara alma kararı ise, pahalıya mâl olabilirdi, ama talih Rusya’dan yanaydı. Ruslar, maç genelinde 20/25 isabetle faul atarken, Yunanlılar 10/20’lik serbest atış yüzdesinde kalmanın ceremesini ayrıca çektiler.

1 Aleksei Shved (RUS)Rusya’da felaket bir ilk yarı oynayan ama sonra özüne dönen Shved takımını 13 sayılık farktan döndürdü ve maçı 2/11 üçlükle ve 26 sayı 5 asist 7 top kaybı ile tamamlayıp hatalarını telafi etti. Maçın tamamını güzide bir performansla geçiren Mozgov 15 sayı 10 ribaunt 2 blok, sonda iki serbest atışı kaçırınca double-double’ı ıskalayan Vorontsevich 8 sayı 12 ribaunt, Dmitri Kulagin sakatlanmasına karşın 7 sayı 4 ribaunt, Fridzon 11 sayı 4 ribaunt, maçın en kritik basketine imza atan Khvostov ise 7 sayı 3 asistle oynadı.

14 Georgios Papagiannis (GRE)

Modern basketbolun kaidelerine zıt gidip yenilen Yunanistan’da Calathes %50 isabetle 25 sayı 5 ribaunt 7 asist ve 3 top çalmayla, belki de kariyerinin en iyi maçını çıkartırken, Printezis 19 sayı 5 ribaunt, Bourousis 10 sayı 7 ribaunt 3 asist, sonlarda yorgunluktan ötürü verimi dibe vuran isimlerden Sloukas 7 sayı 5 ribaunt 3 asist 5 faul 6 top kaybı, K-Pap da 6 sayı ve 7 ribaunt ile maçı tamamladı.

 

7 Bogdan Bogdanovic (SRB)İtalya 67 – 83 Sırbistan

Pota altında iyi bir uzunu olmayan ekip, bir iyi bir de muazzam uzunu olan ekibe karşı ne yapabilir? Elbette, dış şutlara yönelir. Peki, dış şutlarda aradığını bulamazsa? O zaman da, rakibine verdiği sayısız hücum ribaundunun altında ezilir. İşte, İtalya’nın Sırplar karşısında içine düştüğü acziyetin özeti, budur. Bu turun tartışmasız en sıkıcı maçı, Bogdanovic’in clutch anlardaki ısırganlığı ve Marjanovic’in pota altında yarattığı haksız rekabet ile şekillendi. İtalyan nişancılar 8/29 gibi çok düşük bir dış şut yüzdesinde kalınca, Sırplar her çeyrekte skor üstünlüğünü ellerinde tuttular. İtalyanlar’ın toplam 19 ribaunduna, 17’si hücum toplam 44 ribaunt ile karşılık veren Sırplar, rakiplerinin geri dönüş imkanlarını da sıfırlamış oldular.

MILD8297Tabi bu tabloda İtalyanlar her topta 1 kez, Sırplar ise 2-3 kez hücum edebilmenin farkını da yaşadılar. Sırbistan’da geç açılan Bogdanovic 1/9 üçlük isabetinde kalınca işi orta mesafeden halletti ve maçı 22 sayı 6 ribaunt 4 asist ile tamamladı. Zaferin diğer mimarlarından Marjanovic 10 sayı 7 ribaunt 4 asist, Kuzmic 9 sayı 7 ribaunt 2 blok, Milosavljevic 10 sayı 6 ribaunt, Lucic 11 sayı 4 ribaunt, Marjanovic ile şahane bir uyum yakalayan Macvan 13 sayı 6 ribaunt 3 asist, Jovic ise 6 sayı 5 asist ile mücadele etti. İtalya’da ise Belinelli 2/11 üçlükle 18 sayı, Datome 2/6 üçlükle 15 sayı, Melli 7 sayı, Burns 9 sayı, Aradori, Biligha, Filloy ve Cusin de toplam 13 sayı kaydetti; kötü geçirdiği turnuvayı 5 sayı 1 asistlik rezalet bir oyunla “süsleyen” Hackett ise yine sınıfta kaldı.

https://www.youtube.com/watch?v=52pAXiBADBM

Böylelikle, yarı finalde İspanya ile Slovenya, Sırbistan ile de Rusya eşleşti. Bu eşleşmelerde bir tahmin yapmak çok zor olsa da, Slovenya ve (rövanş geleneği yüzünden) Sırbistan’ın bir adım önde olduğunu düşünüyordum. Ama gönlümden geçen final, Slovenya – Rusya finalidir.

 

Yazarın diğer yazılarına erişmek için tıklayın

 

mail: efe.ozenc@abcspor.com

twitter: @efe_ozenc

Youtube: @İmlacı

Son Haberler

FUTBOLUN BİTTİĞİ GÜN

Olmaz olsun böyle lig. Olmaz olsun böyle galibiyet. Yeter artık Fenerbahçe'nin bu ülkede maruz kaldığı muamele. Lanet olsun Fenerbahçe'yi senelerdir ırkçılık derecesinde...

Benzer Konular